İsveç Rallisi ile start alan Dünya Ralli Şampiyonası’nın ilk iki yarışı tamamlandı. Bu iki yarışta zafere ulaşan pilot ve otomobiller farklı olsa da tek ortak noktaları kullandıkları Michelin lastiklerdi. Michelin’in sezonuna zaferlerle başlamış olması, sayısız pilotlar ve markalar şampiyonlukları bulunan Fransız markanın geri dönüşünün çok güçlü olduğunun bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Bilindiği gibi Michelin, 2005 sezonundan sonra hayata geçirilen tek lastik üreticisi kuralı nedeniyle Dünya Ralli Şampiyonası’na ara vermişti. 2011 sezonunda bu kuralın kaldırılması ve rekabet ortamının yeniden doğması nedeniyle WRC’ye yeniden geri dönen Michelin, karlı yarışlarda X-Ice North, asfaltta Pilot Sport (sert ve yumuşak hamur seçenekleri) ve toprakta da Latitude Cross (sert ve yumuşak) lastikleriyle mücadeleye katılıyor.

İsveç Rallisi’nde kar üstünde X-Ice North ile birinciliği kazanan Michelin, sezonun ikinci yarışı olan Meksika Rallisi’nde de Latitude Cross’a ilk zaferini kazandırdı. Bu iki zafer, Michelin lastiklerin her türlü yol koşulunda; yol tutuş performansı ve dayanıklılığını koruduğunu ispatlıyor.

Bu yılki Meksika Rallisi; otomobiller, pilotlar ve lastikler için gerçek bir test niteliği taşıyordu. Sert ve sivri kayaların da bulunduğu toprak yollar, hem yavaş ve dar dönüşlere hem de yüksek süratte dönülen uzun ve hızlı virajlara sahipti, üstelik sıcaklık da 35 dereceyi geçiyordu. Michelin Latitude Cross, bu zorlu şartlara başarıyla dayandı ve Sebastien Loeb’e bu sezonki ilk zaferini kazandırdı.

Citroen pilotu Sebastien Loeb, yarış sonrasında yaptığı açıklamada; “Michelin lastiklerim çok performanslı, hızlı ve dayanıklıydı. Yeni Citroen DS3 WRC ile çok iyi uyum sağlayan Michelin Latitude Cross lastikler rekabet güçlerini ispatladı. Birçok etapta geçtiğimiz yıldan daha hızlı zamanlara imza attık,” diye görüşlerini dile getirdi.

Not: Basın bülteninden derlemedir.