Eski şarkıları dinler misiniz,
bilmiyoruz ama “Güzel mi,
güzel” dediğimiz zaman
bir çoğunuzun aklına Mustafa
Sandal’ın otomobillerle ilgili
çalışmasının geleceğini düşünüyoruz.
Renault Megane CC
test parkına ilk girdiği anda
dudaklarımızdan bu şarkı dökülmeye
başladığı için, test
raporuna da bu şekilde başlayalım
istedik. Renault Megane
CC, “Güzel mi, güzel”.
Estetik açıdan güzel otomobillerle
karşılaşmamız çok sık
olmuyor. Pazarda birçok güzel
seçenek bulmak mümkün ama
büyük bir bölümünün neredeyse
aynı tasarıma sahip olduğu
günleri yaşıyoruz. Hatta ortak
üretim yapanların sayısında o
kadar büyük bir artış var ki,
giysileri farklı ama karakterleri
aynı olan otomobillerin dönemindeyiz.
Müşterilerin farklılık aradığı
bir dönemde karşımıza Renault
Megane CC çıktı. Fransız cabriolarının
kendi arasında yaptıkları
rekabetin de son ürünü
olan Megane CC, keşke farklı
bir isme sahip olsaymış diye
düşündürüyor. Yani Megane
yerine, bu CC’ye özel bir isim
daha iyi olurmuş. Bu sayede bu
otomobilin biraz daha farklı algılanabileceğini
düşünüyoruz.
Son dönemlerin yeni trendi
de “beyaz” renkli araçlar oldu.
Test bölümüne konuk olan duyduğumuz zaman açıkçası
biraz üzüldük. Çünkü bu otomobilin
daha canlı ve daha iyi
bir etki bırakacağı farklı bir
renk seçeneğine sahip (ateşli
bir kırmızı gibi) olacağını
düşünüyorduk. Fakat aracı
görmemizin ardından bu düşüncemizin
ne kadar yanlış
olduğuna karar verdik. Çünkü
beyaz smokin bu otomobile çok
yakışmıştı. ~Üstelik açılır tavanı,
yan aynaları ve far kaşları gibi
detaylarının siyah olması, bu
otomobilin çekiciliğini daha da
artmıştı. Görünüm kriterinde
Megane CC, tam puana çok
yaklaşan bir sonuç aldı. Far
kaşları ile sinirli görünen yapısı,
arkaya doğru abartılı bir
şekilde genişliyormuş izlenimi
uyandırması, üst tarafın ince
ve alt tarafın sanki merdiven
basamağını andıran tasarımı ile
Megane CC, yolda fazlaca dikkat
çeken cabrio seçeneklerden
biri oldu bile.
Çekici tasarım
Üç kapılı yapısı, atletik görünümü
ve sivri tasarımı ile görünüm
konusunda zorlanmadan
beğeni kazanan Megane CC,
yaşam alanında da aynı etkiyi
bırakmayı başardı. Özellikle
kırmızı ve siyah renkli koltuklar,
yaşam alanının büyük bir
bölümünü bu renklerin etkisi
altında bırakıyor. Kapı içlerinde
de benzer bir tasarımın uygulanması
ile aslında biraz standart
olan yaşam alanında çok
önemli bir farklılık yakalanmış.
Kokpit ve orta konsol tasarımını
ise sıradan bulduk. Neden
bu bölümde de bir değişiklik
yapılmamış, anlamak mümkün
değil. Dış görüntüsü tamamen
farklı olan otomobilin, kokpit
ve orta konsoluna baktığınız
zaman diğer Renault modellerinden
hiç farkı olmadığı görülüyor.
Elbette bu durum sadece
Renault için geçerli değil.
İç mekanda kullanım açısından
ise herhangi bir sorun
yaşamadık. Kumanda elemanları
alışkın olduklarımızdan biraz
daha küçük olsa bile kolay
kullanılıyor ve bu özellikleri
ile önemli bir konfor sağlıyor.
~Yaşam alanında görünüm konusunda
bizden geçer notu alamayacak
bir detay varsa, o da
kesinlikle otomatik şanzımanın
kumanda kolu olacaktır. Büyük ve golf sopalarını andıran bir
tasarımı bulunan vites kolu,
yaşam alanına tamamen zıt bir
görüntü oluşturuyor ve kaba
görünüyor.
Megane CC’nin sadece 110
HP güç üreten dizel motorla
satın alınabiliyor olması ise
yaşadığımız ikinci hayal kırıklığı
oldu. Aslında 1.5 lt dCi 110
HP’lik bu motor, Megane CC’de
üzerine düşeni başarıyla yerine
getiriyor ama bu görünümün
ardından daha güçlü bir ünite
hayal ediyorduk. Daha güçlü bir
motor seçeneği arayanlar gözlerini
diğer rakiplere çevirecektir.
Keyifli kullanım
Başarılı diyeceğimiz bir fiyat
etiketine sahip olan Megane
CC, bu fiyatının karşılığını
rahatlıkla veriyor. Fakat
söylediğimiz gibi en önemli
rakiplerinde daha güçlü motor
seçenekleri bulunuyor ve güçlü
rakiplerde fiyatlar da o kadar
abartılı artış göstermiyor.
Kullanım keyfi açısından Megane
CC, gördüğümüz anda
sevdiğimiz özelliklerini ileriye
taşıyor. Performans konusunda
kıyafetinden beklediğimiz
etkiyi veremiyor olsa bile, ataklık
konusunda kötü yorumunu
yapmamız mümkün görünmüyor.
~Vites kolu tasarımı ile beğenimizi
kazanamamış olsa bile
çift kavramalı EDC şanzıman iyi
çalışıyor. Bu şanzımanın getirdiği
artı, Renault modellerinin
en önemli silahlarından biri
olacak gibi görünüyor. İzine
sadık kalan araçlardan biri olan
Megane CC, konfor açısından
da bizden iyi puan alıyor. Yönlendirme
kabiliyeti açısından
baktığımızda da Megane CC,
iyi diyebildiğimiz modellerden
biri oluyor.
Sonuç
Renault Megane
CC iyi görünümlü,
havalı otomobillerden
biri.
Agresif, sinirli ve
aynı zamanda keyifli görünmeyi
başaran Megane CC, test parkının
yıldızlarından biri olmayı rahat
bir şekilde başardı. İyi görünüm
yaşam alanında da devam ederken,
kırmızı rengin çok iyi kullanılması
bu alanı ısıtan bir detay olmuş.
Fakat sıradan kokpit ve orta konsol
tasarımı, bunun tam tersi bir etki
bırakıyor. Ayrıca Megane CC, daha
güçlü bir motor seçeneği olmamasının
eksikliğini de yaşayacak.
Bir yanıt yazın