Son Hippiler

Eskinin o güzel kıyafetlerini giyebilir
miyiz? Ben bir denemek
istiyorum: Eski batik gömleği
sandıktan çıkardım, ona uygun bir güneş
gözlüğü buldum ve geçen yaz mevsiminden
kalan ayakkabıları da ayağıma
geçirdim. Uzun peruk da olmazsa
olmazdı zaten. Neticede 1970’lerin
retro-kontrolü için bürüneceğim kişilik,
stil sahibi bir kıyafet gerektiriyor:
Yeni Beetle Cabrio karşımızda. VW
bizleri, halüsinasyon gördüren rengarenk
bir geçmiş gezintisine çıkarmak
istiyor. Tabi ki yanımızda bizlere, üstü
açık bir Mini de eşlik edecek.

Geçen yıl tanıtılan New Beetle bile
yasal Kaplumbağa mirasına, ancak
cabrio versiyon piyasaya çıktığında
sahip olabilmişti. Siyah kumaş şapka,
çamurluklarının daha hayat dolu, daha
neşeli görünmesini sağlıyor. 3 katmanlı
tavan brandasının altındaki kokpit
konusundaysa New Beetle, yarı yarıya
aynı olduğu Golf Cabrio’dan her zaman
daha üstün olacak. Evet, bu kokpit de
bir vazoyu hak ediyor. Netice de o da
bir “Çiçek Çocuk!”

Cabrio’da Kaplumbağa anı kırıntıları,
üstü kapalı kardeşine göre bir
“nebze” daha inandırıcı: Örneğin ilave
torpido gözü veya karoser rengine
boyanmış kapı dekorasyonları. Bu yüzeyler
hem en kaliteli plastikten daha
güzel görünüyor, hem de temizlenmeleri
çok daha kolay. Bilindiği üzere bir
cabrionun iç mekanının ıslanması hiç
de ender rastlanan bir durum değil.
Yani arada bir pratik düşünmek de
gerekli.

Daha zayıf bir etki bırakan siyah
rengin hakim olduğu Mini, Beetle’ın
nostaljik çekiciliğini yakalayamıyor.
Nostalji hisleri Mini’de, onu kullandığınız
zaman uyanmaya başlıyor.
Tamam, onca havayastığı ve elektronik
aksam nedeniyle saf 1960’ları
yaşatmıyor ama en azından “sancılı”
kullanım hissi aynen devam ediyor: ~İç
mekan dar, araç aşırı sert ve eğer tekerlekler
büyükçe bir deliğe düştüyse
tavan kirişlerinden öyle sarsıntılar
geliyor ki insan “takla mı attık
acaba” diye düşünmeden edemiyor.

Ancak Mini tabi ki böyle bir şey yapmıyor.
O alçak oturma pozisyonu yok mu!
Kamp ateşinin çevresinde her şey
eskiden de, daha rahat değildi.
Tavan açıkken ise
içeride resmen fırtınalar
esiyor. Bu İngiliz kesinlikle konfor düşkünlerine göre bir cabrio
değil. O “sert çocukların” seveceği bir
araç. Dik ve iyice önde konumlanmış
ön cam ana stile kesinlikle sadık
ama rüzgara karşı koruyuculuğu, atom
bombasının etkilerinden koruduğu
iddia edilen haplardan daha fazla değil.

Bu nedenle Mini, bahar rüzgarlarının
şiddetini ayarlayabileceğiniz harika bir
donanıma sahip: Düğmeye basıldığında
önce bir sunroof açılıyor, sonradan
ise tavanın tamamı.
Beetle ise şapkasını tek bir şekilde
açıyor ama bunu 9 sn gibi rekor
bir sürede yapıyor. Peki ama bu
bir tür “yumuşama” olabilir
mi? Neticede eskiden tavanı
açmak, en az bir sigara içimi
kadar sürüyordu. Ancak
tavan brandasının üzerine
örtüyü germek gayet zahmetli
olduğundan, toplam açılış süresi
bu kadar sürebilir.

Yan camlar inik ve tavan açık halde
ilerlemek Beetle ile de pek rahatlık
verici değil: Aşırı rüzgar nedeniyle
peruğum tüm yönlerde savruluyor.
En azından bu durumda sürüşü gerçekten
hissedebiliyorsunuz. Neticede
bu otomobilde VW’nin, Golf’e özgü
mükemmeliyetçilik ve kaliteden, biraz
olsun uzaklaştığını görüyorsunuz.
Ancak sürüş tabi ki rahat: Koltuklar
vücuda oturuyor, şalterler iyi çalışıyor
ve 18 inçlik jantlarla bile su yatağı
kadar rahat.

~DSG şanzımanın vites değişimleri,
“The Big Lebowski” filmindeki kahramanın
pasifist rahatlığını hissettiriyor:
Easy man, no stress! Bu rahatlığın
arasına bazen küçük TDI’nın homurtuları
karışıyor. Bunun dışında
ise bu baz motor, gücünü bir cabrioda
olması beklenen şekilde
üretiyor: Alt devirlerde, yani
örneğin ağır ağır piyasa yaparken.
Bu tür zaman makinelerinde
daha fazla güce gerçekten
ihtiyacınız olur mu?
Beetle’daki güç maksimum 200
HP, Mini’ninkiyse 211 HP. Eski
bir atasözü: Her şeyin fazlası zarardır.
Diğer taraftan araç broşürünün
sayfalarını da ağır
ağır çevirmek gerekiyor.

Sonuç

Bu zaman yolculuğu harika. Kaplumbağa Cabrio’ların normal olduğu ve keyif verdiği
kendi çocukluğuma döndüm. Yeni Beetle Cabrio ise bir gençlik çeşmesi: 10 saniyeden
kısa süre içinde kalbinizi güneşle dolduruyor. Mini biraz daha fazla süreye ihtiyaç duyuyor
ama o da kesinlikle çok canlı bir otomobil.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.