MOTOSİKLET

Ducati Scrambler

Saf İtalyan çekiciliği
Haydi dağ ayakkabılarınızı giyin! Bu iki İtalyan sizlere çok farklı yollar açıyor.

Güzel Blankenese! Hamburg’un sokaklarının daralıp, insanların bakışlarının daha dikkatli olduğu yer! Bu iki İtalyan, burada hoş bir şekilde ilerliyor. Sarı Ducati’nin iyice ısınmış iki silindirinden yayılan bas tonlu kükremeler, Napoli’deki gibi birbirine yakın olan evlerin duvarlarından yansıyor. 500X ise sevimli gözleriyle çevredekilerle flört ediyor. Bu ikisi, modaya uygun birer araç. Ducati’nin kaba karoserinin altında yumuşak bir karakter gizli. Çünkü otomobillerde olduğu gibi motosikletlerde de sezonun trendi belli: Kırsalın keyfi.

Fiat burada SUV’u oynuyor. Yani şık bir dağ keçisi… Arkadaşı ise Ducati’nin yeni motosikleti Scrambler. Ancak bu kez (istisnai olarak) kırmızı bir süper sporcu değil, 1970’ler havası taşıyan ve biraz da yumuşatılmış bir arazi makinesi. Nostaljik modeller günümüzde, yeni bir motosiklet keyfi (kafeler sokağında veya şehir dışı yollarda keyifli gezintiler yapmak) verdiklerinden, bayağı rağbet görüyor. Bunun için, tasarımı gibi kendisi de nostaljik olan hava soğutmalı motorun ürettiği 75 HP güç kesinlikle yeterli.

Gerçekten de Ducati, motosikleti tasarlarken, 1962 yılında tanıtılan Scrambler’ı örnek almış: Yüksek gidon sürücünün selede rahat etmesini, metal yakıt tankı ise saf ve gerçek bir motosiklet kullandığını hissetmesini sağlıyor. Bunlara bir de (desmodromic adlı) supap kontrol sistemi ekleniyor: Sistem supapları yaylar yerine çubuklarla kontrol ederek devir sabitliği sağlıyor. Boxer motorlar BMW için neyse, bu supap kontrol sistemi de Ducati için aynı anlamı taşıyor.

Scrambler’ı çekici ve samimi kılansa, LED’li farlar veya çok fonksiyonlu göstergeler (devri duymak göstergeden okumaya çalışmaktan daha kolay) gibi modern oyuncaklardan kaçınılmış olması. Canlılık konusunda ise en küçük bir eksiklik yok: 0-100 km/s hızlanma süresi 4 sn, maksimum hız ise neredeyse 200 km/s. Ancak kimsenin maksimum hıza çıkmakla uğraşacağını sanmıyoruz. Tipik olarak uzunlamasına konumlandırılan motor (bu da bir Ducati ikonu) 4000 d/d’den itibaren o kadar canlı bir çekiş sağlıyor ki, kalbiniz sırtınızda atmaya, mantığınız ise içgüdüsel olarak koruyucu kıyafetlerin var olup olmadığını araştırmaya başlıyor. Sert süspansiyon ve güçlü ön fren diski gayet yüksek viraj hızlarına izin verirken, sadece arka fren sistemi biraz zayıfmış gibi hissettiriyor. Ancak Scrambler, koruyucular olmadan yani sadece bluejean pantolon giyerek kullanılmak için uygun bir güvenlik seviyesine sahip.

Peki ya kıyafet seçenekleri? Standart hali bile aslında yeterli. Ancak fazlasını arayanlar Scrambler Butiği’ne başvurabilir: Classic’ten Full Throttle’a kadar birçok stil paketi, özel egzozlar, ayakkabılar, çantalar, kasklar… Ancak asıl önemli konu, bu aracın herhangi bir ekleme yapmadan da racing fanatiklerinin bile beğenisini kazanabilecek kadar yüksek bir keyif vermesi. Elektronik işgaline son! Audi’nin sahibi olduğu Ducati’nin yeni çağı, gerçek bir yıldızla başladı. Bu motosiklet kesinlikle çok tutacak.

Fiat 500X ise 4 tekerlekli bir Scrambler. Çünkü o da rahat koltukları, eski Fiat 500’ün sevimli gözleriyle birlikte sunuyor. İlk 500’ün piyasaya çıktığında takvimler 1957 yılını gösteriyordu. Dedesinin yumuşak kıvrımlarını bu ufaklık, kompakt SUV boyutlarında tekrarlıyor ama teknolojileri çok daha modern. Örneğin sınıfında 9 ileri oranlı otomatik şanzımana sahip olan başka bir model yok. Ancak 2.0 lt’lik dizel o kadar huysuz bir çalışma karakterine sahip ki, benzinli motorları düşünmek daha mantıklı olabilir. Peki ama çoğunlukla şehirde kullanılacak bir araçta Cross Plus adlı 4 tekerlekten çekişli versiyona gerçekten gerek var mı? Neticede bu İtalyan asla römork çekmeyecek. Yani kendisini butikler, kafeler ve restoranlar arasında gidip gelirken evinde hissedecek bir araç. Yani bu pahalı paket için ödeyeceğiniz farkı, 18 inçlik jantlar veya şık deri döşemeler için harcamak hem daha mantıklı olacak hem de Fiat 500X’in ham çekiciliğini daha da artıracaktır.

Staat_011- Ducati Scrambler
Hacim: 803 cc
Güç: 75 HP-8250 d/d
0–100 km/s: 4.1 sn

2- Fiat 500X 2.0 Multijet 4×4 Cross plus
Hacim: 1596 cc
Güç: 140 HP-3750 d/d
0–100 km/s: 9.8 sn

3- Ducati Scrambler ve Fiat 500X, markalarının en önemli yeni modelleri: Dışta nostaljik, içte modern.

4- Fiat’ın zemin koruma plakası da Ducati’nin kalın arka lastiği de sadece şov amaçlı.

5- Telli jantlar ve lastik profili de nostaljik.

6- Detaylı işçilik 8 bin 500 Euro’luk fiyatı hak ediyor.

7- DUCATI ARAZİDE
İtalyan marka Amerikalı müşterileri için 1962’den beridir dağda çamurda: Triumph ve Honda gibi Scrambler da Setve McQueen kuşağının offroad keyfine hizmet etti. Üretimi 1975’e kadar süren Scrambler’ın tek silindirli motorlarının hacimleri 250-450 cc arasında değişiyordu. Klasik görünümlü spor modellerin pek başarılı olmaması nedeniyle Ducati, bu kez de Scrabler’ı hayata döndürme kararı aldı.

8- Eski Scrambler’da bir cadde motosikletinin motoru ve şasisi kullanılmıştı.

9- Kısa egzoz ve şık stopuyla beğeni toplayan bu Ducati’ye gelecekte daha sık rastlayacağız.

10- SONUÇ
Triumph ve Moto Guzzi retro motosikletlerin başlangıcını yaparken, Ducati bir adım daha ileri gidiyor: Çünkü Scrambler daha ateşli ve birçok farklı motosiklet türünün meraklılarını kendisine çekebilecek bir motosiklet. İtalyan marka 1200 cc’lik bir motor seçeneğinin de hazır olduğunu duyurdu. Bakalım Scrambler motosiklet dünyasında nasıl karşılanacak.