BMW 1 Serisi bir zamanlar
kompakt sınıfın önemli
oyuncularından biriydi
ama geçen yıllarla birlikte
fanatikleri dışında önemli bir talep
görmemeye başladı. Durumun
farkında olan BMW yönetimi fazla
vakit kaybetmeden harekete geçti
ve 1 Serisi’ni tıpkı adında da olduğu
gibi bir numara yapabilmek için
kapsamlı bir yenilemeden geçirdi.

Ülkemizde 1.6 lt hacimli motorun
136 HP ve 170 HP’lik güç versiyonlarıyla
satılan BMW 1 Serisi’nin
başlangıç fiyatı ise 25 bin 484 Euro
olarak belirlendi.

Önceden de söylediğimiz gibi 116i
adlı baz motoru, 28 bin 717 Euro
başlangıç fiyatlı 170 HP’lik 118i takip
ediyor. Fiyatlara bakıldığı zaman
yenilenen 1 Serisi’nin “rekabetçi”
bir etikete sahip olduğunu söylemek
mümkün: Neticede sınıfın
elit otomobillerinden birine sahip
oluyorsunuz. Ancak farklı donanım
paketleri ve otomatik şanzıman
tercih edildiğinde fiyatlar çok hızlı
bir şekilde yukarılara tırmanıyor
ve en yüksek etiketin 36 bin 396
Euro’ya ulaşıyor. Sürüş izlenimleri
sırasında kullandığımız araç ise 170
HP’lik motora, otomatik şanzımana,
fazladan ekstra donanımlara ve 110
bin TL’lik satış fiyatına sahipti. Yani
yenilenen 1 Serisi’nin fiyatını kendi
zevklerine göre yapacakları ekstra
donanım kalemleriyle müşteriler
belirleyecek.

İzmir’in Çeşme ve Alaçatı bölgelerinde
yaptığımız sürüşler öncesinde
yeni 1 Serisi’nin tasarımını detaylı
bir şekilde inceleme fırsatı bulduk.
Bir kere öncelikle şunu söylememiz
gerekiyor: 1 Serisi eskisine göre çok
daha iyi görünüyor. BMW tasarımcılarının
burada karşımıza Z3 modelini
çıkardığını düşündüğümüz anlar
bile oldu. Hatta belki de bazı özellikleri
ile Z4’ü… Eğer bu araçların
tasarımını beğeniyorsanız, 1 Serisi
de kesinlikle hoşunuza gidecektir.
Uzun burun tasarımı ile çevresindekileri
selamlayan 1 Serisi, kaslı
motor kaputu, hemen fark edilen
BMW böbreği ve yanlara doğru akıcı
hatlarla devam eden tasarım bütünü
ile kesinlikle çok iyi görünüyor.

~Otomobilin tasarımı donanım ve
renk seçeneklerine bağlı olarak da
önemli farlılıklar gösteriyor. Örneğin
beyaz kaplamalar, hatta beyaz
jantların kullanıldığı versiyonlar bile
bulunuyor. Kişiselleştirme olanağının
fazla olması sayesinde herkesin
kendi zevkine göre tasarım
yapmasına imkan tanınmış. Yüzüne
baktığımız zaman farların ızgarayı
işaret eden birer ok gibi görünüyor
olmasını da beğendik.

Bu sayede aracın yüzüne gergin
bir ifade ve agresif bir karakter yerleşmiş.
Arka tarafa geçildiğinde ise
ön ve profil detayları ile biraz alakasız
olan bir uygulama görüyoruz.
Yollarda kendisine benzeyen moolabilecek dellerden ayrılmak istediğini açık
bir şekilde gördüğümüz 1 Serisi bu
çalışma ile bütününe uygun olmayan
bir kısma sahip olmuş. Kare
formlu stop lambaları ve bombeli
tasarım dikkat çekici olsa da genel
yapı aracın bütününe yakışmamış.

Yaşam alanı ise geçmişte de bulunmayı
sevdiğimiz yerlerden biriydi.
Yenilemeyle birlikte iç mekanın
çekiciliği bir adım ileri taşınmış.
Direksiyonun tasarımı, koltukların
kalitesi ve kokpit ve orta konsol
yapısı ile 1 Serisi piyasanın en çekici
modellerden biri. Kaliteli malzemelerin
kullanıldığı yaşam alanında
herkes kendini iyi hissediyor. Ancak
yüksek şaft tüneli nedeniyle
1 Serisi’nin 4 kişilik bir otomobil
olduğunu unutmamak gerekiyor.
Hatta şaft tünelinin yüksekliği arka
koltuk yolcularını bile rahatsız
edebiliyor. Aynı şekilde arka tarafta
sunulan genişlik de biraz daha iyi
olmalıymış. Baş mesafesinin kısıtlı
olması da arka taraftakiler için bir
sorun olacaktır.

~Ön koltuklarda ise sürücü ve yolcu
yüksek bir keyif yaşıyor. Her türlü
detayın yerli yerinde ve belirgin
bir şekilde olduğu yaşam alanında
artık ekonomik tüketim ve çevre
zararını azaltmak için ECO PRO
adlı bir kumanda elemanı da bulunuyor.
Start-Stop sistemi gibi son
dönemlerde sıklıkla karşılaştığımız
bu uygulama ile 1 Serisi de önemli
bir artı sunuyor.

İki farklı güç seviyesi bulanan
1.6 lt’lik benzinli motorun çalışma
karakteri zaten bildiğimiz gibi, yani
oldukça iyiydi. Sadece bu araçta
değil diğer bazı markalarda da gördüğümüz
bu motor karşılaştığımız
en iyi motorlardan biri. 136 ve 170
HP güç üreten seçenekleri ile karşımıza
çıkan 1.6 lt hacimli motor
beğeni kazanma konusunda sıkıntı
yaşatmıyor. Özellikle 170 HP’lik seçenek
bu aracın satış rakamlarında
çok önemli bir rol oynayacak gibi
görünüyor.

Kompakt sınıfta arkadan itiş keyfini
sunan bir araç olan 1 Serisi’nin
en önemli kozu başarılı ve eğlenceli
sürüş özellikleri. Elektronik
sistemlerin çalışma ayarları da çok
iyi yapılmış: Tam gerektiği anlarda
devreye girerek kontrolü sürücüden
almıyor.

Yenilenen 1 Serisi’nin sürüş özellikleriyle
ilgili yapacağımız en
önemli eleştiri ise rüzgar gürültüsü
olacaktır. Tamam, sert rüzgarların
estiği Alaçatı’da olmamız da önemli
bir etken olmuştur ama rüzgar gürültüsünün
iç mekana yansıma seviyesi
beklentilerimizin çok üzerindeydi.
1 Serisi’nin genel karakterine
uymayan bu durum satış konusunda
da bir dezavantaj olabilir.

~Sonuç

Yeni 1 Serisi adında
da olduğu gibi bir
numara olmayı hedefliyor.
Kompakt
sınıfta yer alan lüks
bir oyuncu olan 1
Serisi, yenilenmiş
haliyle son derece
dinamik ve sportif bir araç haline gelmiş.
Hatta onu Z3 ve Z4 kırması zannedenler
bile olacaktır. Arka tasarımının
biraz daha iyi olabileceğini düşündüğümüz
1 Serisi genel olarak yolların
yakışıklılarından biri. Bu otomobilin
iç mekanında olmak bile başlı başına
bir ayrıcalık gibi algılanıyor ama
ön koltuklarda oturduğunuz sürece.
Çünkü arka tarafta kısıtlı ve rahatsız
eden bir alan var. İki farklı güç üreten
motoru ile beğenimizi kazanan araç,
özellikle 170 HP’lik versiyonla çok
iddialı. Bu sınıfta arkadan itiş keyfinin
yaşanabildiği ender modellerden biri
olan 1 Serisi’ni kullanmaksa rüzgar
sesine dayanabildiğiniz sürece büyük
bir keyif.