Obir Jason Mraz, o bir Robbie
Williams, o motosikletlerin
genç Frank Sinatra’sı. Sesiyle
erkekleri zayıf noktalarından vuruyor,
kadınların ise dizlerinin bağını
çözüyor. Bu erotik sesin kaynağı,
BMW’nin geçen yıllar boyunca mükemmelleştirdiği
sıralı 6 silindirli
motor. Bu motor o kadar mükemmel
ki, sadece 340 HP’lik 1 Serisi
M Coupe’de değil, iki tekerlekli bir
araçta da görev yapıyor. BMW’nin
dünyanın sıralı 6 silindirli motora
sahip tek motosikleti unvanını da
taşıyan amiral gemisinin adı ise
K 1600 GT. Dünyanın bu en büyük
seri üretim motosikletini, 1 M
Coupe’nin karşısına çıkardık.
1. Disiplin: Görünüm
Motorlar nerede? Teknolojinin
başyapıtları kimi basit, kimi de
çok şık görünümlü plastik kapakların
altında gizleniyor. 5 kapılıdan
coupeye dönüşme yolunda
sürekli güzelleşen 1 Serisi, aslında
M harfini biraz abartıyor. Örneğin
hiçbir yere açılmayan burnundaki
yarıklar ve yanlardaki solungaçlar
biraz “Essen Modifiye Fuarı için
hazırlamış” havası yaratıyor. Motosiklet
ise kesinlikle etkileyici ve
geleceğin tourer kuşağının ipuçlarını
da veren grenajlara sahip.
Ağırlığının 320 kg gibi yüksek bir
rakam olması insanın aklına “geri
vitesi var mı?” sorusunu getirse de
endişe etmenize gerek yok. Çünkü
buna ihtiyacı yok.
Galip: Coupe
2. Disiplin: 0-200 km/s
Start çizgisine hoş geldiniz! M
Coupe 265 mm tabanlı arka lastikleriyle
yere neredeyse yapışarak
100 km/s’ye 4.8 saniye içinde ulaşıyor.
Bu sırada sürücüsünün kalp
ritmi de aynı şekilde yükseliyor.
17.8 saniye sonrasında ibre 200 km/s ulaşıyor ve yüksek ivmeli
hızlanma bu rakamın üzerinde de
devam ediyor. Her şeye rağmen
M Coupe, 8500 d/d çevirebilen K
1600’e geçilmekten kurtulamıyor.
Çünkü motosikletin 3.1 sn’lik 0-
100 km/s hızlanma süresi Porsche
Turbo seviyesinde. 200 km/s’ye ulaştığında geçen rakam ise sadece
11.7 sn. Aslında bunun açıklaması
çok basit: M Coupe’nin her bir HP’si
4.5 kg, K 1600’ün her HP’si ise 2.1
kg’ı hareket ettirmek zorunda.
Galip: Motosiklet
~3. Disiplin: Otoyol
K 1600’ün yarış araçlarını aratmayan
devirli motoru burada tamamen
farklı bir karaktere bürünüp
motosikleti bir uzun yol gemisine
dönüştürebiliyor. Bunun için süspansiyonu
konfor moduna getirmek,
ön camı yükseltmek ve koltuk
ısıtıcısını devreye sokmak yeterli.
Sadece bir televizyon eksik! Bu
tekerlekli televizyon koltuğu motosiklet
ehliyetiniz için büyük bir tehlike
de olabilir, çünkü hızlanmayı
250 km/s’ye kadar (elektronik olarak
limitlendirilmiş) sürdürebiliyor.
Burada M Coupe’nin tek bir avantajı
var: Kuru kalabiliyorsunuz. Çünkü
yolculuklar bazen, iç mekanı bir
işkence kabinine dönüştürebiliyor.
Asfalttaki her türlü yarığı ensenizde
sert darbeler olarak hissediyorsunuz.
250 km/s mi? Kalsın!
Galip: Motosiklet
4. Disiplin: Yarış pisti
Contidrom Pisti’nde M Coupe,
çok yüksek bir dinamizm sergiliyor.
İnsanı emiyormuş gibi hissettiren
koltuklar, mükemmel ağırlık dağılımı
ve duvar gibi frenler… 1 Serisi
burada M felsefesini yoğun bir şekilde
uyguluyor. Vitesler manuel
değiştiriliyor, kırmızı bölge 6900
d/d’de başlıyor ve 1:36,76’lık derecesiyle
safkan bir sporcu olduğunu
kanıtlıyor.
Motosiklet de savaşıyor ama kilolarıyla.
Neticede bir gezinti gemisini
yarışa sokmamanız gerekir. 6
silindirli motor yumuşak tepkilere
sahip ve uzun virajlarda motosiklet
dengesini koruyabiliyor. Peki ya
sonuç? Continental’in profesyonel
test pilotu Marco Zahn pistte
1:42,7’lik bir dereceye imza attıktan
sonra kan ter içinde araçtan inip
yanımıza geliyor: “Çok ağır. Hızlı
yana yatmalarda can sıkıcı. Aktarma
organlarında da boşluklar var.
Berbat şanzımanı da unutmamak
gerekiyor”. Zavallı Marco herhalde
4 silindirli ve hafif bir yarış motosikletini
tercih ederdi. Çünkü burada
prestij, zorlayıcı ağırlık olarak
geri dönüyor.
Galip: Otomobil
~5. Disiplin: Şov kabiliyeti
Jürimizi oluşturan tiyatro öğrencilerinin
adları Britta, Veronika ve
Lisa. Hepsi de hem motosiklet, hem
otomobil kullanıyor. Veronika’nın
yorumu çok ilginç: “Havayı hissetmek
için motosikleti tercih ediyorum.
Ama bu yarı-otomobili yani
K 1600’ü kesinlikle istemem”. Jürimize
göre bu motosiklet gençler
için değil, saçlarına ak düşmüş
ve öncesinde 2 veya 4 silindirli
BMW’ler kullanmış olgun erkekler
için daha uygun. Peki ya M Coupe?
Bu sorunun cevabını Lisa veriyor:
“Bu otomobili tercih ederim.”
Galip: Otomobil
6. Disiplin: Ses
M Coupe şarkı söyleyebiliyor,
kükreyebiliyor, çığlık atabiliyor ama
asla rahatsız etmiyor. Turbo ıslıkları
tüylerinizi diken diken ediyor.
Daha iyi bir sesi sadece atmosferik
kardeşleri 130i ve 135i’de duyabilirsiniz.
Ya da K 1600’de… Çünkü gaza
bastığınız anda yüzlerce pingpong
topu aynı anda patlamış gibi hissediyorsunuz.
Sevgili BMW yetkilileri,
acaba bu motoru otomobillere koyamaz
mısınız?
Galip: Motosiklet
TEKNİK VERİLER
BMW 1 M Coupe
Önde uzunlamasına yerleştirilmiş
sıralı 6 silindirli motor; motor
hacmi: 2979 cc; maksimum güç:
340 HP-5900 d/d; maksimum tork:
450 Nm-1500 d/d; 6 ileri manuel
şanzıman; ön-arka lastikler: 245/35-
265/35 ZR 19; boyutlar (u/g/y):
4380/1803/1420 mm; test tüketimi:
10.9 lt/100 km; 0-200 km/s: 17.8
sn; maksimum hız: 250 km/s; yakıt
deposu: 53 lt
~TEKNİK VERİLER
BMW K 1600 GT
Önde enlemesine yerleştirilmiş sıralı
6 silindirli motor; motor hacmi: 1649
cc; maksimum güç: 160 HP-7750
d/d; maksimum tork: 175 Nm-5250
d/d; 6 ileri manuel şanzıman; önarka
lastikler: 120/70-190/55 ZR 17;
boyutlar (u/g/y): 2324/1000/ 1440
mm; test tüketimi: 6.2 lt/100 km;
0-200 km/s: 11.7 sn; maksimum hız:
250 km/s; yakıt deposu: 24 lt
Sonuç
Bu sıralı 6 silindirli makineler olmasa BMW ne olurdu acaba? Bunu düşünmek bile
istemiyoruz. Bu benzersiz, abartılı ve pahalı motor, hem motorsporları hem de macera
anlamlarında muhteşem bir imaj için yeterli. Sıralı 6 silindirli motoru bir motosiklette
kullanma hamlesi de bunu kanıtlıyor: K 1600 iki ve dört tekerlekli araçların mobil
dünyalarını birleştiriyor ve BMW’nin motor olimpiyatlarında her zaman önlerde
olmasını garanti ediyor.
Bir yanıt yazın