Yeni haliyle 42 bin 735 TL’den
başlayan fiyatlarla satışa sunulan
yeni Civic Sedan’ın
şimdilik tek dezavantajı, sadece
1.6 lt benzinli motora sahip
olması. Dizel motor-otomatik şanzıman
kombinasyonunun gittikçe
daha fazla arandığı kompakt sınıfta
Civic Sedan, şansını otomatik veya
manuel şanzımanla kombine
edilebilen 1.6 lt 125 HP’lik benzinli
motorla arayacak.

Tamam, Civic tutkunları için dizel
motorun yokluğu çok önemli olmayabilir
ama pazardan daha fazla
pay alabilmek için modern bir dizele
de sahip olması daha iyi olurdu.
Neyse ki Honda, 1.6 lt’lik yeni bir
dizel ünite geliştirdiğini müjdeledi.
Honda Civic Sedan’a baktığımızda,
tasarımcıların
bize göre
iyi bir karar
alarak radikal
değişimlerden
kaçındıklarını görüyoruz. Özgün
tarzını aynen koruyan araç, yapılan
geliştirmelerle daha iyi bir görünüme
kavuşmuş. Örneğin en önemli
artılarından biri olan atletik görünümünü
aynen korumuş. Sedan
karoserli bir araç olmasına rağmen
dinamik hatları ile ön plana çıkan
Civic Sedan, kaliteli detayları ile de
beğeni kazanma konusunda sorun
yaşamayacak gibi görünüyor. Yüzü
sivri çizgileriyle ön plana çıkan araç,
arkaya doğru normalde bekleyeceğimizden
fazla yükseliyormuş hissi
veriyor. Profilinde de akıcı hatlara
ve derin ama abartıdan uzak izlere
sahip olan Civic, arkadan bakıldığında
ise biraz fazla yüksek görünüyor.
Tamponun da yukarıya doğru
yükselen bir tasarıma sahip olması,
arka kısmın otomobilin bütünüyle
biraz uyumsuz bir etki bırakmasına
neden olmuş. Fakat burada, Civic
Sedan’ın arkadan bakıldığında da
çekici hatlara sahip olduğunu da
söylememiz gerekiyor.

Bize göre Civic Sedan’ın tutkunlarının
sayısının bir hayli fazla olmasının
en önemli nedenlerinden birisi
yaşam alanıydı. Alışkın olduklarımızın
dışında bir tasarım anlayışına
sahip olan iç mekan yenilenmiş
haliyle de bu aracın en önemli kozu
olmaya devam edecek. Göz dolduran
direksiyon tasarımları, bizlere
her zaman keyif veren bir özelliktir
ve Civic de böyle araçlardan biri.
Simidin üzerinde
birçok
kumanda elemanı
olmasına
rağmen bunlar
rahatsız etmiyor ve kullanımları da
kolay. Alışkın olduklarımızdan çok
farklı bir tasarıma sahip olsa da gösterge
paneli, aydınlatma renkleri ve
takip edilme kolaylığı ile kullanım
açısından sorun çıkarmıyor. Mavi
aydınlatma rengi de hiç rahatsız
etmiyor. Kokpitte neredeyse
hiç boş yer bırakılmamış olması
da tasarım açısından alışkın
olduklarımızın dışında bir
seçim. Gerçekten de sadece
torpidonun üzerinde
küçük bir alan boş bırakılmış.

Bizler bu tasarımın
abartısız ve çok çekici olduğunu
düşünüyoruz. Kumanda elemanlarının yerleşimi ise kısa bir
alışkanlık süresi gerektirebilir: Çünkü hem
farklı karakterlere hem de farklı boyutlara
sahipler ve bu durum kullanımı ilk etapta
biraz zorlaştırabilir.
Peki ama yaşam alanının en önemli kozu
ne? Tabi ki BMW modellerindeki gibi sürücü
odaklı bir tasarıma sahip olması. Kokpitin
neredeyse tamamı sürücüye dönük şekilde
tasarlanmış ve bu durum Civic Sedan’ı
kullananların çok hoşuna giden bir özellik.
İç mekan genişliği konusunda beklentilerimizi
karşılayan araçta eşya gözlerinin
sayısı da yeterli. Müzik sistemi beğenimizi
kazanan donanımlardan biri olurken, güçlü
havalandırma sistemi istenen sıcaklığın
kısa bir süre içinde elde edilmesini sağlıyor.
Kokpitteki yüzeyler iki farklı desenli doku
ile kaplanmış. Bu özel doku güneş ışığını
yansıtarak ön panele derinlik katan görsel
bir efekt yaratıyor. Sürüş karakterine göre
renk değiştiren gösterge paneli de en çok
beğenimizi kazanan detaylar arasında yer
aldı. ECON düğmesine basıp yumuşak bir
tarz belirlediğinizde panel rengi yeşile dönüşüyor.
Bu rengi koruduğunuz sürece hem
az yakıt tükettiğinizi hem de hem de çevreye
daha az zarar verdiğinizi bilmek hoşunuza
gidecektir. Ani hızlanmalar sırasında ise
gösterge renkleri maviye dönüşüyor.
Honda denince birçok insanın aklına
yüksek performanslı motorlar gelir. Civic
Sedan’da, elektronik olarak kontrol edilen
akıllı supap zamanlaması sayesinde hıza
bağlı olarak yakıtın yanmasını kontrollü bir
seviyede tutup emisyon değerlerini düşüren
1.6 i-VTEC motor görev yapıyor. Devirli
kullanımı seven ünite, 6500 d/d’de 125 HP
güç ve 4300 d/d’de 152 Nm tork üretiyor.
Ağırlığı 1241 kg gibi makul bir seviyede
tutulan test aracında, 5 ileri oranlı otomatik
şanzıman görev yapıyordu. Honda Civic
Sedan’ın bu kombinasyonla maksimum hızı
200 km/s olarak açıklanıyor. Yaptığımız
testler sırasında aracın bu hıza ulaşma konusunda
son derece istekli olduğunu gördük.
0-100 km/s hızlanması ise elbette çok atak
değil ama yavaş olduğunu söylemek de
mümkün değil. Sportif bir sürüş pozisyonu
sunan araç, iddialı yol tutuş karakteri ile ön
plana çıkarken, konfordan ödün vermemeyi
de başarıyor. Yönlendirme kabiliyetini de
beğendiğimiz araç, gerek şehir içi gerekse
otoyol kullanımlarında rahat kullanılan bir
karaktere de sahip. Civic Sedan, benzinli
motor ve otomatik şanzımana rağmen ölçtüğümüz
7.8 lt/100 km’lik tüketim makul
bir değer.

Sonuç

Honda Civic Sedan yeni haliyle de beğenilen karakterini korumuş , hatta
üzerine biraz daha eklemiş. Aynı şey özgün tasarımını koruma konusunda
da geçerli: Sportif görünüm ve kaliteli detaylar çok iyi harmanlanmış.
En önemli kozlarından biri de yaşam alanı olan Civic Sedan, sürücüsünü
en çok düşünen otomobillerden biri olduğunu net bir şekilde gösteriyor.
Sürücü odaklı ve ferah iç mekan, sürücünün kendisini iyi hissetmesini
sağlıyor. Elbette bir dizel veya daha güçlü bir motora da sahip olması çok
daha iyi olurdu. Ancak bu kombinasyonun herhangi bir sıkıntı yaşatacağını
düşünmüyoruz.