Her pazarın özel beklentilerine
uyum yeteneğini gösteren
Fransız üretici Peugeot, Şanghay
Otomobil Fuarı’nda tanıtılacak
olan SXC ile uluslararası pazarlardaki
iddiasını yeniden ortaya
koydu.
Crossover’ın yeniden
yorumlanması
Şanghay’daki China Tech Center
isimli Çin Teknik Merkezi’nin
Peugeot Style stüdyolarında
doğan konsept araç, atletik,
güçlü, şık SXC modern crossover
dünyasını keşfediyor.
Bu konsept araç SUV dünyasının
sağlamlık, yüksek sürüş, güvenlik
gibi bazı özelliklerine,
modernlik, asalet ve şıklık gibi sedanların
statü sahibi dünyasına
yakın özelliklerini ekliyor. Şanghay’daki
Çin Teknik Merkezi’nde
bulunan uluslararası ekipler otomobilin
çizimini gerçekleştirirken,
Peugeot farklı gövde tiplerine
olduğu kadar pazarların
farklı beklentilere uyum sağlayarak,
vizyonunu ortaya koyuyor.
SXC gücünü yansıtan, dışa vuran
bir araç ve bunu yaparken, kaslı
yapısının altını çiziyor. Aynı zamanda
sade, duru, şık ve akıcı
çizgileri sayesinde tüm bu dışavurumu,
gösterişsiz bir şekilde
yapıyor. Konseptin boyutları
4870/2035/1610 mm.
SXC’nin ön bölümünde Peugeot’nun
yeni marka kimliğinin
tasarımı dikkat çekiyor. Radyatör
ızgarası, ön bölüm ile uyumlu bir
şekilde tasarlanırken LED’li farlar,
gece olduğu gibi, gündüz de
fark edilen bir imzaya sahip. Bu görsel imza, bumerang şeklindeki
arka bölüm ile uyumlu arka ışıklarda
da yer alıyor. Geri görüş kameralarında
bulunan konik aynaların
görüntüsünde yüksek
teknoloji detaylar yer alırken,
orijinal tasarımlı bagaj ve yan cam
çerçevesi gibi birçok parça alüminyumdan
oluşuyor. Konseptin
etkileyici tasarımını 22 inçlik büyük
boyutlu jantlar tamamlarken,
ayrıca bu büyük jantlar aracın
dengesine de katkı sağlıyor.
SXC’nin yansıttığı güçlü tarzı,
geniş hacmi, çift bölümlü panoramik
tavanı ve karşılıklı açılan
kapılarla dört yolcusunu rahat ettirecek
geniş ve ferah bir iç mekan
sunuyor.
Kompakt SUV’da
sürüş keyfi
Çevreye saygı çerçevesinde
Peugeot SXC’de HYbrid4 teknolojisini
kullanıyor. Ön tekerlekleri
yöneten içten yanmalı ve
arka tekerlekleri yöneten arkadaki
elektrikli motor güvenlik
ve yol tutuşu sağlamak için dört
tekerlekten çekiş sağlıyor. Bu
özelliği ile düşük hızlarda sıfır emisyon modunda, sadece elektrikli
motorla ilerleyebiliyor. Kaputunun
altındaki içten yanmalı
motor 218 HP gücünde. Hacim
küçültme stratejisine devam eden
PSA Grubu’nun 1.6 THP benzinli
motoru 218 HP’lik bu yüksek
güce ulaşıyor. Elektrik motoru ise
95 HP gücünde. Hibrid sistemin
birlikteliği sonucunda toplamda
313 HP’lik sistem gücü ortaya çıkıyor.
Sistemin yakıt tüketimi
5.8 lt/100 km seviyesinde gerçekleşirken,
143 gr/km’lik CO2
salımını ortaya koyuyor.
Yorum yazın