Ülkemize ilk etapta, iki tekerlekten
çekişli versiyonu ile satışa sunulan
Duster şimdi ise 1.6 lt 105 HP
güç üreten benzinli motoru ve en iddialı
seçenek olacağını düşündüğümüz
1.5 lt 110 HP güç üreten dizel
motorlu versiyonu ile dört tekerlekten
çekiş sistemi avantajına sahip
oldu. Benzinli motor seçeneğinin
yanı sıra dört tekerlekten çekiş sistemine
de sahip olan bu SUV’u satın
almak için 36 bin 300 TL gibi bir
fiyat yeterli olurken, dizel motor ile
bu çekiş sistemini satın almak için
44 bin 400 TL ödemek gerekiyor.

Bu aracın önemli özelliklerinden
biri dış görünümü olacak. Kaslı ve
şişkin detayları ile ön plana çıkan
Duster, keyif veren ve göze hoş görünen
bir tasarıma sahip. Fakat tasarımın
köşeli ve sert geçişleri ile birlikte
onun agresif görünmesi de
sağlanmış durumda. İlk bakışta bu
aracın 29 bin TL’den başlayan bir fiyat
etiketine sahip olduğunu anlamak
çor zor. Renault motorlarını ve
alt yapısının büyük bir bölümünü
kullanan Duster, bu sayede de bir diğer
önemli avantaja da sahip oluyor.

Heybetli ızgarası ile asfalta meydan
okuyan bir görsellik sunan Duster,
yüksek omuz çizgisi ile beğeni
toplayan bir tasarımı olduğunu gözler
önüne seriyor.

Dacia Duster’ın yaşam alanı ise ilk
bakışta biraz çekimser kalınan bir tasarıma
sahip. Birkaç kullanımın ardından
yaşam alanının artılarını
keşfediyorsunuz ve ondan keyif almanız
için birkaç kullanımın yeterli
olduğunu anlıyorsunuz.

Görüş açıları konusunda bir sıkıntı
yaşamadığımız Duster, eşya gözlerinin
sayısı ile de beklentileri çok rahat
karşılıyor. Bagaj hacmi ile de aile
ihtiyaçlarını rahatça karşılayan Duster’ın
en önemli sıkıntılarından birisi
ise gürültü olacak gibi görünüyor.
Camlardan sızan rüzgar sesi ve
motor sesinin iç mekana fazlasıyla
yansıyor olması olumsuz bir özellik
olarak notlarımız arasında yer alıyor.
Elektrikli ayna kumandasının el
fren kolunun altında, cam açma kumandalarınınsa
orta konsol üzerinde
olması alışkanlık isteyen bir durum.

Dört tekerlekten çekiş sistemine
sahip olan Duster, her türlü zemin
şartında güven veren bu sistem,
aracın en önemli artılarından biri olmuş
durumda. Dört tekerlekten çekiş
sistemi ve önemli bir ağırlığa rağmen
7.1 lt olarak tespit ettiğimiz 100
km’deki yakıt tüketimi oldukça başarılı
bir değer.

Yönlendirme sistemi açısından
daha iyisini hak eden Duster’ın direksiyon
sistemi boşluklara sahip ve
simidin cılız yapısı da hissiz kalıyor.
Altı ileri oranlı manuel şanzımanın
vites yolları çok net belli olmasa bile
sürüşe olumsuz bir etki yapmaması
beğenimizi kazandı. Üst vites seçeneklerinde
performans ve ekonomiye
aynı anda ulaşılabiliyor. Duster
sunmuş olduğu fiyat etiketi ile
SUV isteyenlere uygun bir seçenek.

Sonuç

Dört tekerlekten çekiş sistemi ile birlikte Duster,
güçlü dizel motorunun getirdiği performansa
da çok güveniyor. 44 bin TL’lik fiyat
etiketi ile uygun bir fiyata sahip ve sürüş karakteri
açısından çok büyük olumsuzlukları
olmayan bir araç. Geniş yaşam alanı ve iddialı
görünümü ile de beğenimizi kazanan Duster
gerçek anlamda bir halk SUV’u oldu. Uygun
fiyatları ile ön plana çıkıyor olsa bile kalite
hissi de oldukça yüksek.

Dacia Duster için, halk SUV’u demiştik. Bunu söylememizin en önemli nedeni 29 bin 900 TL’den başlayan fiyat etiketi ile kolay ulaşılabilmesi olmuştu. Ülkemizde satılan küçük sınıf otomobillerle eşdeğer fiyatına satışa sunulan bu SUV araç fiyatı ile dikkat çekerken, görünümü de beğeni toplamıştı. Bugüne kadar Dacia Duster’ın en fazla merak edilen özelliklerinden biri olan dört tekerlekten çekiş sistemini ise kullanma fırsatı bulamamıştık. Ülkemize ilk etapta, iki tekerlekten çekişli versiyonu ile satışa sunulan Duster şimdi ise 1.6 lt 105 HP güç üreten benzinli motoru ve en iddialı seçenek olacağını düşündüğümüz 1.5 lt 110 HP güç üreten dizel motorlu versiyonu ile dört tekerlekten çekiş sistemi avantajına sahip oldu. Benzinli motor seçeneğinin yanı sıra dörttekerlekten çekiş sistemine de sahip olan bu SUV’u satın almak için 36 bin 300 TL gibi bir fiyat yeterli olurken, dizel motor ile bu çekiş sistemini satın almak için 44 bin 400 TL ödemek gerekiyor. Bu aracın önemli özelliklerinden biri dış görünümü olacak. Kaslı ve şişkin detayları ile ön plana çıkan Duster, keyif veren ve göze hoş görünen bir tasarıma sahip. Fakat tasarımın köşeli ve sert geçişleri ile birlikte onun agresif görünmesi de sağlanmış durumda. İlk bakışta bu aracın 29 bin TL’den başlayan bir fiyat etiketine sahip olduğunu anlamak çor zor. Hatta ülkemizde gösterilen reklam filmlerinde de buna yönelik bir tanıtım yapılmıştı.~Renault motorlarını ve alt yapısının büyük bir bölümünü kullanan Duster, bu sayede de bir diğer önemli avantaja da sahip oluyor. Park halindeyken biraz daha sakin bir karaktere bürünen Dus-ter, gaza basıldığında yani yola çıkıldığında ise göze çok daha hoş gelen bir tasarıma sahip oluyor. Heybetli ızgarası ile asfalta meydan okuyan bir görsellik sunan Duster, yüksek omuz çizgisi ile beğeni toplayan bir tasarımı olduğunu gözler önüne seriyor. Bu araçla pahalı caddelere çok kolay adapte olacağınızı da söyleyebiliriz. İddialı tasarımı ile kendisinden çok daha pahalı araçların yer aldığı park alanlarına kendisini çok kolay bir şekilde kabul ettiriyor. Dacia Duster’ın yaşam alanı ise ilk bakışta biraz çekimser kalınan bir tasarıma sahip. Kullanılan plastik malzemenin ve işçilik seviyesinin belli bir seviyeyi aşamıyor olması yaşam alanının negatif algılanmasına neden oluyor. Kumanda topluluğunun büyük bir bölümünün de aynı malzemelerden yapılmış olması yaşam alanına ilk geçtiğiniz zaman keyfinizin biraz kaçmasına neden oluyor. Ancak birkaç kullanımın ardından yaşam alanının artılarını keşfediyorsunuz ve ondan keyif almanız için birkaç kullanımın yeterli olduğunu anlıyorsunuz. Özellikle yaşam alanının genişliği hoşa giden bir detay oluyor. Ön ve arka tarafta yetişkinlerin çok rahat bir şekilde yolculuk yapmasına imkan tanıyan yaşam alanı bizlerinde beğenisini çok rahat bir şekilde kazandı.~ Omuz, baş ve diz mesafesi konusunda Duster bu sınavı çok rahat bir şekilde geçiyor. Yüksek sürüş pozisyonu ile de güven veren Duster’ın sürücü koltuğu ise biraz zor kullanılıyor olsa bile yükseklik ayarına da sahip. Kokpit ve orta konsoldan sürücü ve yolcunun dizlerine temas eden bir detayın olmaması da olumlu bir özellik. Donanım paketinin yükseğe taşınması ile birlikte ahşap görünümlü malzemelerin kullanılması, yaşam alanının kalite hissini bir adım daha yukarıya taşıyor. Yaşam alanının diğer versiyonlara göre önemli değişikliği ise orta konsolun en altına monte edilen sürüş sisteminin kumanda elemanı oluyor. Bu heybetli kumanda elemanı ile dört tekerlekten çekiş sistemi otomatik, iki tekerlekten çekiş ya da kilit olarak devreye alınabiliyor. Görüş açıları konusunda bir sıkıntı yaşamadığımız Duster, eşya gözlerinin sayısı ile de beklentileri çok rahat karşılıyor. Bagaj hacmi ile de aile ihtiyaçlarını rahatça karşılayan Duster’ın en önemli sıkıntılarından birisi ise gürültü olacak gibi görünüyor. Camlardan sızan rüzgar sesi ve motor sesinin iç mekana fazlasıyla yansıyor olması olumsuz bir özellik olarak notlarımız arasında yer alıyor. Elektrikli ayna kumandasının el fren kolunun altında, cam açma kumandalarınınsa orta konsol üzerinde olması alışkanlık isteyen bir durum. Ayrıca sileceklerin kullanımı konusunda da sıkıntı var.~ Su fıskiyesini kullandığımız zaman silecekler otomatik olarak hareket etmiyor ve manuel olarak kullanmak gerekiyor. Bu özellikle yağışlı günlerde kullanımı zorlaştıran bir detay oluyor. Dört tekerlekten çekiş sistemine sahip olan Duster, bu özelliği ile daha fazla güven veren bir karakteri olduğunu daha ilk kullanımı yapmadan önce akla getiriyor. Kolay kullanılan bir kumanda elemanı ile devreye alınan dört tekerlekten çekiş sistemini kullanmak önemli bir avantaj. Her türlü zemin şartında güven veren bu sistem, aracın en önemli artılarından biri olmuş durumda. Hafif arazi şartları altında yaptığımız sürüş sırasında Duster, önüne çıkardığımız engellerden başarıyla kurtulmayı başardı. Asfalt üzerinde ve ıslak zeminde yaptığımız sürüş sırasında da Duster, başarılı yol tutuş özellikleri ile de testimizin artılar hanesine adını yazdırdı.  Sürüş karakterinde beğendiğimiz bir başka yanı ise motoru oldu. Güçlü dizel motorun sesi yaşam alanına fazlasıyla geliyor olsa bile motorun performansı, bunu göz ardı etmenize neden olacak bir detaya çeviriyor. İlk hızlanma verilerinden yüksek hızlara ulaşma isteğine kadar başarılı bir performans sergileyen bu tecrübeli dizel motor, ekonomik yakıt tüketimi değerlerine de imza atıyor. Dört tekerlekten çekiş sistemi ve önemli bir ağırlığa rağmen 7.1 lt olarak tespit ettiğimiz 100 km’deki yakıt tüketimi oldukça başarılı bir değer.~ Bu arada yakıt göstergesinin ve yol bilgisayarından takip ettiğiniz menzil değerinin çok gerçekçi olmadığını da bilmenizi isteriz. Bir anda yakıt deposunun dolu olduğunu ya da menzilin 200 km’den 600 km’ye çıktığını görmeniz mümkün oluyor. Yönlendirme sistemi açısından daha iyisini hak eden Duster’ın direksiyon sistemi boşluklara sahip ve simidin cılız yapısı da hissiz kalıyor. Özellikle yüksek hızlarda yapılan sürüşlerde direksiyon sisteminin çalışma karakterine adapte olmak biraz vakit alıyor. Altı ileri oranlı manuel şanzımanın vites yolları çok net belli olmasa bile sürüşe olumsuz bir etki yapmaması beğenimizi kazandı. Üst vites seçeneklerinde performans ve ekonomiye aynı anda ulaşılabiliyor.

SONUÇ
Dört tekerlekten çekiş sistemi ile birlikte Duster, güçlü dizel motorunun getirdiği performansa da çok güveniyor. 44 bin TL’lik fiyat etiketi ile uygun bir fiyata sahip olduğunu da söyleyebileceğimiz Duster, sürüş karakteri açısından çok büyük olumsuzlukları olmayan bir araç. Geniş yaşam alanı ve iddialı görünümü ile de beğenimizi kazanan Duster, gerçek anlamda bir halk SUV’u oldu. Uygun fiyatları ile ön plana çıkıyor olsa bile Duster’ın bu seviyede kalite hissi de oldukça yüksek.

(+) Görünüm, fiyat, yaşam alanı, ferahlık, Renault güvencesi, ekonomi, performans
(-) Bazı işçilik ve montaj detayları, yalıtım, yönlendirme sistemi