600 HP gücü ve

Lamborghini’nin hafif tasarım
teknolojileri alanındaki
mükemmel teknik bilgisi
nefes kesen dinamikleri garanti
ediyor. Aynı zamanda Urus, aynı
segmentteki rakip araçlar arasındaki
en düşük CO2 değerini de sunuyor.
Dört geniş koltuğun, çok yönlü
bagaj bölümünün, değişken yerden
yüksekliğin ve elbette sürekli dört
tekerlekten çekiş sisteminin söz
konusu olduğu bir SUV konsepti
olarak Urus, gerçekten de hiçbir
sınırlama olmaksızın yüksek bir
sürüş keyfi vaat ediyor. İç mekan da
bu süper sporcunun standartlarını,
patentli Forged Composite (Dövme
Kompozit) gibi karbon fiber teknolojisini
içeren yenilikçi malzemelerle
eşleştiriyor.

Lüks ve güçlü bir SUV, günlük
hızlı rutinin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak
şekilde donatılmış dört
kapılı bir otomobil kullanmanın ve
aynı zamanda rafine bir sürüş keyfi
yaşamanın en heyecan verici yolu.
Urus, Lamborghini’nin artık aileler
tarafından birinci otomobil olarak
kullanılabileceği anlamına geliyor.
Bu da markanın müşteri tabanını
büyük ölçüde genişleterek, ailelere
ve şimdiye kadar başka markaların
SUV modellerini kullanmış
olan sürücülere hitap ediyor. Yıllık
üretim hacminin 3000 araç olması
planlanıyor.


~Lamborghini SUV’a yabancı değil

Sürekli dört tekerlekten çekiş,
Lamborghini DNA’sının bir parçası.
İtalyan marka, SUV segmentine de
yabancı değil: Lamborghini, efsanevi
LM002 modeli ile süper lüks
SUV segmentini meydana getirmişti.
1986 yılında görücüye çıktığında
LM002 kesinlikle devrimsel nitelikli
bir araçtı. On iki silindirli 450 HP
gücündeki motoru ile arazi sürüşüne
uygun, 210 km/s’in üzerindeki
maksimum hıza, lüks iç mekâna ve
her şeyden önce kesinlikle çarpıcı
görünüme sahipti. Lamborghini
LM002’nin üretimine 1992 yılına
kadar devam edildi. 300 adedin
biraz üzerinde bir üretim adedine
ulaşılmış olsa da, LM002 otomotiv
tarihindeki yerini sağlama aldı.
Urus ile Lamborghini tasarımcıları
ve mühendisleri, otomotiv
sektöründe yeni bir ikon yarattılar.
Lamborghini’de eski bir gelenek
olduğu üzere modelin adı yine boğaların
dünyasından alındı: Aurochs
olarak da bilinen Urus, evcil
büyükbaşların en büyük ve yabani
atalarından biri. Urus boğalarının,
omuz hizasından yerden yükseklikleri
1,8 metreyi bulabiliyor.

Konsept ve Teknoloji

Urus’un benzersiz, tek kelimeyle
kolayca fark edilen bir görüntüsü
var. Güçlü görünmesine karşın,
iri yapılı değil. Kaslı ve son derece
atletik olmakla birlikte zarif de. 4,99
metre uzunluğu ile spor SUV sınıfına
mükemmel şekilde uyum sağlıyor.
Sadece 1,66 metrelik yüksekliği
ise bu aracı, rakiplerinin tamamından
daha alçak bir model haline
getiriyor. 1,99 metrelik genişliğiyle
Lamborghini Urus, segmentinde
bir süper sporcu olarak mükemmel
orantılar sergiliyor.

~Performansının kilit noktası büyük
ölçüde, her Lamborghini’nin
temeli olan sürüş sisteminde yatıyor.
600 HP gücündeki motorunun
sergilediği performansının yanında,
sürekli dört tekerlekten çekiş
sistemi de aracın yol tutuşunu üst
düzeye çıkartıyor.
Lamborghini’nin hafif tasarım
felsefesine bağlı olan Urus, rakiplerinden
ciddi ölçüde daha hafif. Bunu
başarmak adına atılan adımlar,
yapı ve karoserde akıllı bir malzeme
karışımının kullanılması ve ilk defa
olarak iç mekânda da sistematik
hafif tasarımın uygulanması.

Yenilikçi
karbon fiber teknolojilerinin
uyumlu şekilde uygulanması da
standart bir uygulama. Hafif tasarım
sadece ölçülü yakıt tüketimi için
değil, aynı zamanda dinamikler ve
yol tutuş açısından da belirleyici
bir ön şart. Lamborghini SUV; yenilikçi,
uyarlanabilen aerodinamik
özellikleri bakımından da kayda
değer. Değişken karoser yüksekliği
ile birlikte; yüksekliği ayarlanabilen
ön spoyler, iyi bir yaklaşma açısına
ve mükemmel engel geçişine
olanak tanıyor. Bununla birlikte
en alçak ayarında, yüksek hızlarda
denge konusunda yardımcı oluyor.
Aracın formu da şüphesiz aerodinamik
bakımdan geliştirildi. Arka
camın üst kenarında ayarlanabilir spoyler üzerinden yönlendiren bir
deflektör yer alıyor. Aynı şekilde
uyarlanabilir arka spoylerle birlikte
Lamborghini Urus’un aerodinamik
dengesi, geçerli sürüş koşullarına
uyacak şekilde de ayarlanabiliyor.

Aventador’dan gelen DNA

Urus konsept otomobili,
Lamborghini’nin tasarım DNA’sına,
Aventador kadar sahip. Son derece
gergin, jilet gibi keskin çizgiler,
otomotiv tasarımı cephesinin en
önlerinde yer alan kusursuzluk
ve hassasiyeti tanımlıyor. Temiz,
gergin, incelikli bir şekilde uygulanmış
yüzeyler sıra dışılığı ve
Lamborghini’nin tasarım, yapı ve
karoser üretiminde sahip olduğu
deneyimi gösteriyor.
Tasarım dili, açık bir şekilde
diğer Lamborghini’lerle benzerlik
gösteren ön kısımdan başlıyor.
Keskin çizgilere sahip, güçlü üç
boyutluluk, net ok formu, solda
ve sağda büyük hava girişleri, farlarda
Y biçimi, kaputtan tavana ve
oradan da aracın arkasına doğru
devam eden çizgiler ve karoserin
aerodinamik açıdan geliştirilmiş
fonksiyonu, Lamborghini tasarım
dilinin bu özelliklerinin tamamı
Urus’ta açıkça görülüyor.

~Yine her bir ayrıntı yeniden yorumlanmış,
örneğin farlar artık yatay,
yedigen form şeklini aldı ve her
biri üç adet yüksek performanslı
LED’e sahip iki sıradan oluşan tam
LED teknolojisini içeriyor. Arkaya
doğru keskin şekilde, giderek
incelen dar cam yüzeyi, Urus’un
yandan görünümünün karakteristik
özelliği. Ön tekerlek boşluk kemerinin
arkasında hava girişleri tarafından
oluşturulan belirgin girinti,
yan görünümde şaşırtıcı ölçüde bir
canlılık sağlıyor.
Yeni 24 inç jantlar, çift kollu, mat
cilalı alüminyumdan dövülerek hazırlanmış.
Beş karbon fiber kanatçık,
havalandırmayı ideal seviyeye
çıkarıyor.
Urus; canlı, hafif parıldayan ve
karbon fiber takviyeli polimerden
yapılan pek çok karoser parçası için
ideal kontrastı sunan kırmızı renge
boyanmış.

Araçta geleneksel dış aynalar
bulunmuyor; onun yerine, küçük
ve aerodinamik bakımdan ideal
seviyeye çıkarılmış kameralar aracın
arkasındaki trafik durumunu
izliyor. Bu görüntüler, kokpitin sol
ve sağında ergonomik açıdan mükemmel
konumlara yerleştirilen iki
TFT ekrandan gösteriliyor.
Urus’un arka kısmı bir Lamborghini
için şaşırtıcı ölçüde yuvarlak;
görünümü güçlü ancak asla hantal
değil. Lamborghini tasarımcılarının
ayrıntıya gösterdikleri özen, her
yerde, hatta egzoz sisteminde dahi
apaçık görülüyor. Dört adet yedigen
uçlu egzoz borusu, krom çerçevelere
dikkatlice yerleştirilmiş.

~İç mekanı hızlı gösteren tasarım

Lamborghini, SUV segmentinde
sportif terimini yeniden tanımlıyor,
bunu yaparken de aracın
gündelik kullanım özelliklerini
sınırlamıyor. İç mekanın tamamı,
Lamborghini’nin hafif tasarım stratejisine
uygun olarak karbon fiber
takviyeli polimer ile tamamlandı.
Automobili Lamborghini, karbon
materyallerin kullanımında eşsiz
bir yetkinliğe sahip ve bu yenilikçi
teknolojiyi Urus konsept otomobilinde
sergiliyor.
Kompozit malzemelerden yapılan
açık, çatısal bir karbon fiber yapı…
İç mekanın tamamında devam ediyor
ve deri döşemeli minderlerle
sadece kısmen bezenmiş. Tekli
minderler, dört adet çanak formlu
yarış tipi koltukları da kaplıyor.
Oturma konumu, segmentindeki
herhangi bir araca göre daha alçak
ve düz. Ayrıca dört yarış tipi koltuğun
tamamında kompozit malzemeler
kullanılmış.

Lamborghini Urus konsept otomobili,
son derece minimal bir
çalıştırma felsefesine sahip. Direksiyonun
arkasında sadece çift
kavramalı şanzımanın değiştirme
kulakçıkları yer alıyor.
Sinyaller, farlar ve ön cam silecekleri
gibi işlevler ya çok fonksiyonlu
direksiyona ya da orta konsola
entegre edildi.
Sürücüye bilgiler, direksiyon arkasındaki
programlanabilen TFT
ekran üzerinden aktarılıyor. Navigasyon,
eğlence ve klima kontrol
gibi ikincil işlevler ise orta tüneldeki
dokunmatik ekran üzerinden
çalıştırılıyor. Arkada oturan yolcular
için başka bir ekran da bulunuyor.