Otomotiv sektöründe son
dönemlerde elektrikli ya da
hibrid motorların yaşadığı gelişimlerle
teknolojik yeniliklere
şahitlik yapıyoruz ama Japon
otomobil üreticisi Mazda,
bildiğimiz teknolojileri geliştirmesi
ile çığır açmaya hazırlanıyor.

Mazda tarafından Skyactiv
teknolojileri olarak adlandırılan
ve otomobillerle ilgili
A’dan Z’ye kadar tüm yenilikleri
kapsayan bu özel projeye
İspanya’nın Majorca Adası’nda
tanıklık ettik. Özel olarak düzenlenen
ve kapsamlı bir anlatımla
hazırlanan teknoloji gününde,
Mazda6’nın yeni nesli
olması beklenen prototip araçları
kullanma fırsatı bulduk.
Özel bir pistte yapılan tanıtımda,
dizel ve benzinli motorun
gelişiminden, araçlarda görev
yapacak özel şasi ve şanzımanlara
kadar çok önemli bilgiler
edindik.

Mazda Skyactiv teknolojisinin
temelinde yeni motor seçenekleri,
yeni otomatik ve manuel
şanzımanlarla özel geliştirilen
şasiler yatıyor. Bunların
arasında ise yeni geliştirilen
motorlar çok önemli bir yer
edinecek. Özellikle teknolojileri
ile bu motorlar Mazda’nın
yakın bir gelecekte en önemli
kozu olacak.

Skyactiv-D dizel ve
Skyactiv-G benzinli olmak üzere
yeni geliştirilen iki motor
seçeneğinde yaşanan gelişmeler
birçok otomobil üreticisini
kıskandıracak türden. Benzinli
motorda 14:1 gibi oldukça
yüksek bir sıkıştırma oranı
yakalanırken, yapılan hafifletme
çalışmaları sayesinde, piston
yanma odalarındaki değişimler
gibi özelliklerle son derece
iyi bir performans ve başarılı
tüketim değerleri elde edilmiş.
Aynı şekilde Skyactiv-D
adı verilen dizel ünitede de
14:1 oranında bir sıkıştırma oranı
kullanılarak, dizel motor
teknolojilerine göre son derece
düşük bir oran yakalanmış.
~Aynı zamanda çift turbonun
kullanıldığı motor ile birlikte
oldukça iyi bir performans ve
buna karşın Euro6 normlarını
bile karşılayan tüketim değerleri
ile birlikte, çevreye verilen
zararların azaltılması sağlanmış.
İki motor seçeneğinde de
alt devirlerde yakalanan yüksek
güç ve tork ile birlikte bu
devirlerde yaşanan sorunların
üstesinden gelinmiş ve motorların
her zaman iddialı olması
sağlanmış.

Yaptığımız sürüşler sırasında
iki motor seçeneğini de hazırlanan
özel modeller üzerinde
kullanma fırsatı bulduk. Özellikle
dikkatimizi çeken gerçekten
de alt devirlerde karşılaştığımız
yüksek performans
oldu. Üst vites seçeneklerinde
olduğumuz zamanlarda bile
motorların performansı basın
mensuplarını kendisine hayran
bıraktı.

Bu teknoloji sadece motorları
da kapsamıyor. Yeni geliştirilen
şanzımanlarda da Mazda
rakiplerini kıskandıracak özelliklere
sahip olacak. Tipik tork
konvertörünün kullanıldığı otomatik
şanzımanla, çift kavramalı
ya da CVT şanzımanların
artıları yakalanmış ve hatta biraz
daha önüne geçilmiş. Çok
kısa süren vites geçişleri, kusursuza
yakın verimlilikle birlikte
yakıt tüketiminin artmaması
bu şanzımanın öne çıkan
özellikleri. Manuel şanzımanda
ise dişlilerin ortak kullanımı
ile birlikte önemli bir ağırlık
diyeti yapılmış. Boyutları daha
da küçülen şanzımanda uzun
bir mil yerine çok daha kısa
bir mil görev yapıyor ve bu da
önemli bir hafifleme sağlıyor.
Vites değişimleri sırasında ortaya
çıkan mesafenin de kısaltıldığı
manuel şanzıman, daha
hızlı ve daha kemikli vites geçişlerine
imkan tanıyor.

Skyactiv adı verilen teknolojinin
bir diğer özelliği ise yeni
karoser. Daha düz hatlarla belirginleştirilen
ve daha az birleşim
yerleri ile ön plana çıkan
bu yeni şasi düzeneği, sürüş
karakteri açısından belirgin bir
farklılaşma sağlıyor. Yol tutuş
konusunda bu yeni düzenek
zorlanmadan beğenimizi kazanırken,
esnekliği ile son derece
konforlu olacağını da ispatladı.