Ralli parkurlarının gülen yüzleri
olan Burcu Çetinkaya ve Çiçek
Güney ikilisi ile gerçekleştirdiğimiz
söyleşi sırasında, onların
çok dirençli kızlar olduğunu bir
kez daha gördük. Hem neşeli hem
de biraz sıkıntılı olan kızlarımız çok
önemli açıklamalar yaptı.
Auto SHOW: Yeniden IRC’ye ve
ralli parkurlarına döndünüz. Kendinizi
nasıl hissediyorsunuz?
Burcu Çetinkaya: Çok iyi değil,
çok zorlandık. Bildiğimiz parkurlarda
gazlamakla hiç bilmediğiniz
yerlerde tamamen nota güvenip gitmek
çok farklı.

AS: Bu zorlu etaplar sizi korkutmuş
anlaşılan.
BÇ: Her zaman yapmam gerektiği
gibi şalteri kapatamıyorum. Bu da
performans düşüşü sağlıyor. Ben
başarı olmadan, olduğum yeri hak
etmeden mutlu olabilen bir insan
değilim, Çiçek de öyle. Etkileniyoruz,
üzülüyoruz. Ya önümüzdeki
kalan 2-3 yarışta hakkını vereceğiz
ya da hakkını verecek birilerine
yerimizi vereceğiz.

AS: Bu sezonun programı nasıl?
BÇ: Bu sene sonuna kadar bir
program yaptık. Önümüzde 4-5 Kasım
tarihlerinde Güney Kıbrıs Rallisi
IRC yarışı var. Daha sonrasında
Antalya’da düzenlenecek olan Hitit
Rallisi’ne katılacağız. Son olarak
da Orta Doğu Ralli Şampiyonası’nın
son ayağı olan Dubai Rallisi var.

AS: IRC sizin eviniz gibi oldu.
Daha büyük hedefleriniz var mı?
BÇ: IRC, öncelikli hedefimiz.
Bir de imkan olsa Ortadoğu Ralli
Şampiyonası’nda bütün sezonu kovalamak
gibi bir hayalimiz de var.
Oralardaki yarışlar ve bir sezon
sonu podyum hedefi bizi çok heyecanlandırıyor.

AS: Bir spor okulu kurmak gibi
bir niyetiniz var mı? Ayrıca bir pilot
yetiştirmek istiyor musunuz?
BÇ: Spor okulu hayalim var ama
henüz değil. 3-4 sene sonra olabilir.
Fakat öncelikli hedefim uluslararası
boyutta savaşmak. Ayrıca
tüm gerektirdikleri ile bu işi yapacak
25 yaşın altında bir rallici bulursam,
ki bu kadın olursa çok mutlu
olurum. Ama tabii ki erkek de olabilir,
ona destek olmak, doğru yerlere
gitmesini sağlamak için bütün
enerjimi harcayabilirim.
Çiçek Güney: Ben de kapımı çalan,
co-pilot veya uluslararası bir
sporcu olmayı öğrenmek isteyenlere
elimden gelen desteği vermeye çalışıyorum.
Beraberce Burcu’yla bu
yolda emek harcayanlara desteğe
hazırız.

AS: Dans yarışmasına katılacağınız
söyleniyor?
BÇ: Dans hep çok sevdiğim ve
izlemekten keyif aldığım bir sanat.
Hayatım çok sert, mücadele dolu ve
toz toprak arasında gaz ve frenle geçiyor.
Biraz dans, biraz estetik, biraz
huzur istedim. Yarışma ise genelde
zaten sevdiğim bir şey.

AS: Türkiye’de motor sporlarının
durumunu nasıl görüyorsunuz?
BÇ: Spor çok geride, çok geri
gidiyor. Kahramanları olmayan bir
spor nereye gidebilir ki?

AS: Siz çok uyumlu ve çok iyi bir
ekip olarak görülüyorsunuz. Bunun
sırrı nedir?
BÇ: Her şeyden önce güven. Bu
sporu birbirine güvenmeden yapabilmeniz
mümkün değil. Çünkü bu
sporun temelinde iki kişiden bir kişi
elde etmek yatıyor.

AS: Bu kadar çok işe nasıl vakit
buluyorsunuz?
ÇG: Önünüze başka kapılar açılınca,
onları iyi değerlendirmeyi
bilmelisiniz. Ben elimden geldiğince
doğru seçimler yapmaya çalışıyorum.
Otomobil veya spor üzerine
bir takım projeleri bugün de
değerlendiriyorum ve yeni projelere
de açığım.

BÇ: Vakitte çok zorlanıyorum. Kimi
zaman bu yüzden yakınımdaki
insanları kırıyorum. Gönlüm isterdi
ki sadece yarışayım, sporumu
yapayım ve başka hiç bir şeye konsantre
olmayayım.

AS: Özel hayatınız bu tempodan
nasıl etkileniyor?
ÇG: Kolay değil, sürekli seyahatler,
yarışlar, testler, antrenmanlar,
her şeyden önce çok yorucu oluyor.
Dolayısıyla birçok arkadaşınızın
düğününü, nişanını, doğum gününü
ve özel günlerini maalesef kaçırıyorsunuz.

BÇ: Ama gülü seven dikenine katlanır
ve biz de katlanıyoruz.

“ Burcu Çetinkaya ve Çiçek Güney sporun
içinde olmaktan dolayı çok mutlular ama
bazı detaylar canlarını sıkıyor ve aldıkları
keyfin önüne geçebiliyor”