Japonya’da motorsporları
denildiğinde
Nissan önemli bir
isim olarak öne çıkıyor.
Japonya’daki yüksek tanınırlığını
şimdi Avrupa yollarına
da aktarmak isteyen
Nissan bunun ilk adımını
Juke ile attı. Juke Nismo,
günlük kullanıma uygunluğu
artan gücü ve sportifliğiyle
harmanlayan bir
crossover. Nismo’nun ruhu
da işte burada yatıyor: Dinamik
sürüş keyfi sunan
ama pazar alışverişi için de
kullanılabilen bir araç.
Juke Nismo daha “uysal”
olan standart Juke’tan
farklılığını karoser modifikasyonlarıyla
görsel olarak
hemen ortaya koyuyor.
Nismo’da gözle görülür şekilde
daha aşağıya çekilen
ve agresif bir görünüme sahip
ön tasarımın farklılığı
hemen hissediliyor.
Ön tamponun altında yer
alan girişleri dik inen ızgara
ile değiştirilirken, bu değişiklik
yüzünden sis farları
yerini LED’li gündüz farlarına
bırakmış. LED’ler orta
kısımdaki hava girişlerinin
kenarlarına yerleştirilirken,
4×4 versiyonda ise sol tarafta
ilave bir hava girişi
açılmış. Bu girişin görevi
motor bölümüne fazladan
temiz hava ile destekleyerek
yağ pompasına fazladan
soğutma sağlaması. Alt ızgaranın
üst kısmında yer alan
kırmızı şerit, çamurluğun
ön tarafına kadar uzanıyor
ve daha dinamik bir etki
yaratıyor. Bu kırmızı şerit
kapı altlarında devam ederek
arkaya doğru uzanıyor.
Marşbiyeler de havayı daha
iyi bir hava akımı elde edebilmek
için elden geçirilmiş.
Arka tasarıma bakıldığında
tamponun burada da ciddi
bir şekilde aşağıya çekildiği
gözlerden kaçmıyor. Tavan
spoyleri difüzör ile birlikte
aerodinamik yapıyı destekleyerek
daha iyi bir direnç
elde edilmesini sağlıyor.
~18 inçlik hafif jantlar ise
genel yapıyı tamamlayarak
Nismo’ya oturaklı bir görünüm
sağlıyor.
İç mekanda sürücü odaklı
ve sportif bir ortam sunuluyor.
Alkantara ve deri
ise kalite hissini artırıyor.
Gösterge ekranının ve dikiş
iplerinin kırmızı renginin
sportif etkinin dışında göz
okşadığını da belirtmek
isterim. Nismo’nun Juke
modeline oranla uzunluğu
30 mm artarak 4165 mm’ye
çıkmış. Genişlik de 5 mm
artarken, yüksekliği ve aks
mesafesi aynen korunmuş.
Daha güçlü ve verimli
Nismo’nun 190 HP’lik
kardeşinde kullanılan 1.6 lt
hacimli benzinli motor, elden
geçirilmiş ve 10 HP artarak
200 HP’ye çıkarılmış.
Bu artış kulağa az gibi de
modifikasyonlar hem bununla
sınırlı değil hem de
performansa olan etkisi çok
fazla. Örneğin direksiyon
sistemi de iyileştirilmiş: Artık
daha etkin bir kullanım
ve daha fazla geri bildirim
sunuyor ve komutlara daha
net cevaplar veriyor.
Doğal olarak süspansiyonda
da önemli değişiklikler
gerçekleştirilmiş. Güçteki
küçük artışa rağmen
çok daha sportif bir sürüş
elde edebilmek için mühendisler,
salıncakları yeniden
ayarlayarak tutunma
kabiliyetini iyileştirmişler.
Yapılan bu iyileştirmeler
sonucunda Nismo virajlarda
başarılı bir performans
sergilerken her zaman izine
sadık kalmayı başarıyor. Direksiyon
sisteminin etkileyici
tutumu ile birlikte kütle
transferi minimum seviyeye
indirilmiş.
Kullanma fırsatı bulduğumuz
önden çekişli versiyon
6 ileri manuel şanzıman ile
kombine ediliyor. ~Ülkemize
yılın üçüncü çeyreğinde gelecek
olan dört tekerlekten
çekiş sistemine sahip versiyon
ise otomatik şanzımanlı
olacak. 0-100 km/s hızlanması
8.2 sn, maksimum hızı
ise 200 km/s. Ortalama 7.4
lt/100 km’lik tüketim değeri
ve CO2 ise 169
gr/km.
Teknik veriler
Motor tipi/silindir sayısı sıralı/5, Motor hacmi (cc)
1618, Maksimum güç (HP-d/d) 200-6000, Maksimum
tork (Nm-d/d) 250-2400, Maksimum hız (km/s) 200,
Hızlanma0-100 km/s (sn) 8.2, Şanzıman 6 ileri, otomatik,
Güç aktarımı dört tekerlekten çekiş, Boş ağrırlık
(kg) 1441 , Yakıt tüketimi ort (lt/100 km) 7.4
Sonuç
Her ne kadar önden çekişli versiyonu
kullanmış
olsam da Nismo,
gücüyle kesinlikle etkiliyor.
Avrupa yollarındaki asfalt kalitesini
göz önüne aldığımızda
Türkiye’ye dört tekerlekten çekiş
sistemine sahip versiyonun gelecek
olması çok mantıklı bir karar
olduğunu söyleyebilirim. Başarılı
direksiyon ve
gaz tepkilerine
anında karşılık veren motor
alt devirlerde bile zorlanmıyor.
Ancak üst devirleri
tercih edenlerin büyük keyif
alacağını da şimdiden
söylemem
gerekiyor.
Bir yanıt yazın