Dile kolay, arka arkaya üç kere Türkiye
Ralli Şampiyonu oldu. Üstelik bu başarıları
elde ederken “en genç şampiyon
olan pilot” unvanını da ele geçirdi.
Onun başarısına tüm otoriteler şahit, ayrıca
hızını kesmeye çok niyetinin olmadığını da
biliyoruz. Yağız Avcı ile hedeflerini konuştuk.

AS: Kariyerindeki başarılardan söz eder
misin?

YA: 2002 sezonunun ortasında yarışmaya
başladım. 2004 sezonunda Genç Pilotlar
ikincisi oldum. 2006 ve 2008 sezonlarında
ise Türkiye Ralli Genç Pilotlar Şampiyonu
oldum. 2008’de aynı zamanda ERC İstanbul
Rallisi’nde S1600 ve 2 çeker birincisi olduk.
Sezonu ise S1600 ikincisi olarak kapadık.
İtalya SanRemo Rally’de ise kendi sınıfımızda
birinci olduk.

AS: İlk Türkiye şampiyonluğu ne zamandı?

YA: 2009 sezonunda ilk Türkiye Ralli Şampiyonluğumuzu
kazandık ve Türkiye Ralli
Şampiyonu olan en genç pilot oldum. Sonrasında
2010 ve 2011 sezonlarında da Türkiye
Ralli Şampiyonluğu’nu kazanarak üç kere
üst üste bu başarıyı elde etmeyi başardık. Bu
üç sezonda katıldığımız 21 yarıştan 14’ünü
kazandık. 2011 sezonunda ERC Bosphorus
Rally’deki birinciliğimiz ile de 12 yıl aradan
sonra kazanan ilk Türk ekip olduk. Aynı rallide
2009 ve 2010 sezonlarında ise en iyi Türk
Ekip olmayı başarmıştık.

Toprak tecrübemiz fazlaydı

AS: Bu sezon sonunu beklemeden şampiyon
oldun. Bu nasıl bir duygu?

YA: Bu sezon bizim için neredeyse kusursuz
geçti diyebilirim. Fiesta ile ilk asfalt yarışımız
olan Ege Rallisi’ne aslında bazı yanlış seçimlerle
ve otomobil üstündeki bilinmezliklerle
başladık ve ikinci bitirdik. Hemen sonrasında
arka arkaya üç toprak ralli olması bizim
için çok önemliydi ve takım olarak toprak
tecrübemiz Fiesta S2000 ile oldukça fazlaydı.
Sonrasında asfalt zeminde gelen Eskişehir
galibiyeti ile bunu perçinledik ve son yarışımız
olan Bursa Rallisi’nde 12. sırada bitirmemiz
bizim için yeterli olacaktı. Biraz sorunlu bir
yarışın ardından dördüncü sırada finişe geldik
ve şampiyonluğu garantilemiş olduk.

AS: Bu sezon en keyif aldığın ve en zorlandığın
yarış hangisi oldu?

YA: Avrupa Ralli Şampiyonası’na dahil olan
Bosphorus Rally benim için en zor ve en önemli
yarıştı. Geçen sezon İtalyan rakibimizle
yakın bir yarış geçirmiştik fakat geçememiştim
ve ikinci olmuştum. Bu sezon çok iyi bir
mücadele ve geçtiğimiz sezondan kazandığım
tecrübe ile kazanmayı başardım. Kendi adıma
en önemli birinciliğimdi. 12 yıl aradan sonra
bu yarışı kazanan ilk Türk ekip olduk ve
şampiyonluk yolunda önemli bir adım attık.

AS: Özel hayatında neler yapıyorsun?
Genel olarak hayatıma sporu katmayı seviyorum.
Arkadaş grubumuzla outdoor aktiviteleri
yapıyoruz zaman zaman. Aynı şekilde
takım arkadaşlarımla da çok keyifli programlarımız
oluyor. Playstation günleri yapıyoruz
mesela. Sanal ortamda yarışıyoruz. Masa
tenisini seviyorum. Babam yelkenci ve ben
de onunla yelken yapıyorum. Evde vakit geçirmeyi
de seviyorum. Genel olarak yaptığım
şeylerden keyif almaya çalışıyorum.


AS: Avrupa kariyerin başlıyor mu?

YA: Takımımız bu konuda bazı çalışmalar
yürütüyor ve ben de kendi adıma çalışmalarımı
sürdürüyorum. Önümüzdeki sezon kısmetse
yurtdışında birkaç yarış yapacağım fakat
programın ne boyutta olacağı önümüzdeki
günlerde belli olacak. Uzun vadeli bir program
olması da önemli, çünkü Avrupa’da ilk
sezonda en üstlerde yer almak zor.

AS: Olmak istediğin yer neresi?

YA: Hedefim Türk pilotlarının elde etmiş
olduğu başarılara yenilerini eklemek. En verimli
olabileceğim dönemdeyim ve bunu değerlendirmek
istiyorum. IRC serisi ve S2000
Dünya Ralli Şampiyonası en mücadeleci seriler
ve oralarda yarışmayı çok isterim. Çok
zor olacağını biliyorum ama dediğim gibi uzun
vadeli olunca başarılabilir. İyi sonuçlar almak
mümkün. Türkiye Ralli Şampiyonası’nda
da devam etmek isterim tabi ki çünkü sponsorluklar
için bu önemli. Örneğin geçen sene
Bosphorus Rally’deki rakibimiz Luca Rossetti
hem İtalya Şampiyonası’nda yarışıyor, hem
de Avrupa Ralli Şampiyonası’nda. Çünkü iki
platformda da farklı hedefleri var. Çok iyi rakiplerimiz
var ve güzel mücadeleler yaşıyoruz.
Son 3 sezondur şampiyon olmayı başardık
ve buna yenilerini ekleyebilmeyi isterim.

Murat TOSUN