A6’nın ilk kez resmi olarak görücüye çıktı. Ancak şimdilik otomobili kullanmak yerine, ona bakmak, dokunmak, hissetmek ve içine oturmakla yetinmek zorundayız. Tamamen yenilenmiş bir A6’nın piyasaya çıkacak olması kesinlikle önemli bir şey. Çünkü otomobil meraklıları ve tabi ki rakipleri de uzun süredir bu otomobili bekleyip duruyordu. Yeni A6’nın nasıl bir otomobil olacağını en fazla merak eden ise, şu sıralar iyi bir satış grafiği gösteren 5 Serisi’nin ürecisi BMW’ydi. Ancak E Serisi modelleri ile belki de gelmiş geçmiş en iyi satış rakamlarını yakalayan Stuttgart’ta da heyecan seviyesi yüksek. İşte bu heyecanla beklenen otomobilin örtüsünü Audi, geçen hafta kaldırdı. Peki bizler ne gördük? Bir Audi tabi ki! Çünkü önceden bilgilendirilmemiş olsak da bu otomobilin safkan bir Audi olduğu ilk anda hissediliyor: Heybetli bir burun, güçlü siluet, bir önceki A8’e yapılmış göndermeler ve bir tutam da A4 havası… Durum böyle olunca yeni A6, insana bir şekilde tanıdık geliyor. Yeni modelde radikal bir dizayn değişimi bekleyenler ise bu manzara karşısında hayal kırıklığına uğrayacak. Sıkıcı mı? Ne yönden baktığınıza bağlı. Neticede insanlar Audi’nin bu tarzını seviyor. Konu tasarım olduğunda Audi’de düzeltme gerektiren bir şey yok. Durum böyle olunca tasarımcılar, profile daha keskin hatlar kazandırmaya yoğunlaşmışlar: Daha gergin yüzeyler, kaslı formlar, omuz çizgisi hizasındaki belirgin ama temiz çizgili ütü izi… ~Kesinlikle bir abartı veya aşırı yak açma yok ama bir şekilde daha taze ve daha kompakt görünüyor. Audi’nin Geliştirme Şefi, ön kapının ön çizgisiyle arka çamurluk arasındaki kırığa büyük önem veriyor: “Prestij ölçeği” olarak adlandırdığı bu mesafe, göre mümkün olduğunca fazla olmalı. Bugüne kadar motor ön aksa çok yakın olduğu için A6’da bu mesafe pek de istedikleri kadar uzun değilmiş. Yeni modelde motor 7 cm geriye kayarken, ön aks ise ileri kaymış. Bu yapının daha fazla prestij sağlayıp sağlamadığını bilmesek de daha iyi orantılar sağladığı kesin. Burada mühendisler teknolojik bir hileye başvurmuşlar: Debriyaj (veya tork konvertörü) artık ön aksın önünde değil, arkasında konumlandırılıyor. Peki ya bir adım ileride olmayı sağlayan teknolojiler nerede? Bu soruya Geliştirme Şefi Dick’in vereceği uzun bir cevabı olduğu kesin. Ancak bizler, şefin hangilerini önce dile getireceğini me-rak ediyoruz. Mühendisin ilk sözü “verimlilik” oluyor: “Ağırlık spiralini ters çevirdik.” Bu gerçekten yeni bir şey olacak. Çünkü bugüne kadar, hangi markadan olursa olsun, her yeni model ağırlaşarak piyasaya çıktı. Audi yetkilisi Dick, yeni A6’nın güncel eşdeğerlerine göre 80kg’a kadar daha hafif olduğunu söylüyor. Hem de daha fazla donanıma sahip olmalarına rağmen. Bu tasarruf, mühendislerin neredeyse her gram için büyük bir savaş verdikleri bu çağda hiçde azımsanacak bir rakam değil. ~Yeni A6’da tasarrufun 30 kg’ı ham karoserde elde edilmiş: Kapılar, kaputlar, ön çamurluklar ve şapkalık artık alüminyumdan üretiliyor. 3.0 lt’lik yeni V6 dizel motorun ağırlığında da 25 kg tasarruf elde edilmiş. Bu sayede A6 3.0 TDI quattro’nun ağırlığı 1720 kg’da tutulmuş. Peki ya bu teknoloji bir adım ileri götürüyormu gerçekten? Bunun için rakiplere bakmak gerekiyor: BMW 530d’nin ağırlığı neredeyse aynı, E 300 CDI’ın ağırlığı ise 30 kg daha fazla. Ayrıca ikisinde de 4 tekerlekten çekiş sistemi yok ve eğer olsaydı araçlardaki ağırlı kartışı 70 kg olacaktı. Sonuç olarak Audi, bu konuda teknoloji ile gerçekten bir adım önde. Diğer taftan yeni A6, güncel versiyondan çok az geniş, ama daha uzun değil. Hatta 7 mm (4.92 m) daha kısa. Bir dönüşüm daha mı yoksa? Geliştirme Şefi Dick aracı daha fazla büyütmeye gerek duymadıklarını, genişlemedeki artışın omuz mesafesini artırmakta kullanıldığını söylüyor. İç mekana geçtiğimizde sözü edilen büyümeyi hissedebilmek için güncel versiyondan biraz önce inmiş olmak gerektiğini fark ettik İç mekan ölçüleri tabiki yeterlinin üzerinde, hem de en yüksek talepleri bile karşılayabilecek kadar geniş. Ancak arka koltuklara geçiş hala biraz zorlayıcı. Diğer taraftan ön koltuklarda çok iyi bir ferahlık hissi yakalanmış. Ancak bunun sebebi boyutlar değil, iç mekanın yapısı. ~Mühendisler bunun için kokpiti mümkün olduğunca alçak tutmaya çalışmışlar. Merkezi monitörün normalde gizlenmesi ve sadece gerektiğinde yuvasında yükselerek çıkmasının ardındaki neden de işte bu alçaklık kaygısı.  Mühendislerin çabalarının işe yaradığını söyleyebiliriz. Gösterge panelinin alçalan yapısı nedeniyle iç mekanın etkileyicilik konusunda kayıp yaşayabileceği önyargıları ise burada kesinlikle geçersiz. Hatta bunun tam tersi geçerli. Hatta daha da mükemmelleşen işçilik kalitesi sayesinde iç mekan, güncel versiyona göre daha etkileyici görünüyor. Her şey kaliteli ve modern. Özellikle de yeni tarz ahşap döşemeler (opsiyonel olacak) kullanıldığında. Ayrıca her şey güçlü bir şekilde, iç dizayn ve birçok dekorasyon unsurunun alındığı AudiA7’yi hatırlatıyor. Aslına bakılırsa A6 ile A7 arasındaki ortak noktalar bu kadarla sınırlı değil :Zemin grubu, karoser (motor ile kabini ayıran duvar dahil), salıncaklar ve elektronik donanımlar da A7 ile ortak.

Bagaj küçülürken kullanım kolaylaşmış
Klasik sedan yapısı nedeniyle A6’da, A7’deki gibi hatchbackleri andıran büyük bir bagaj kapağı kullanılamamış. Bunun yerineyeni Audi’de, standart bir bagaj kapağına yer verilmiş. 530 lt’lik standart hacim (güncel versiyonda 546 lt’ydi) arka koltuk sırtlıkları yatırıldığında 995 lt’ye çıkıyor. Hacim küçülse de, yükleme ağzının büyümesi sayesinde bagajın kullanımı kolaylaşmış. ~Audi’nin açıklamasına göre yeni A6, güncel versiyona göre ortalama yüzde 19 daha tasarruflu olacak. Ancak bunun, EU normundaki ölçümler için geçerliği olduğunu da unutmamak gerekiyor. Yeni A6’nın baz motoru tam bir örnek öğrenci olacak: Elden geçirilen 2.0 TDI makine, 177 HP güce sahip ve 100 km’de 4.9 lt motorinle (güncel versiyon: 170HP, 5.7 lt/100 km) yetinebilecek. 8.7 saniyede100 km/s hıza ulaşabilen ve 228km/s maksimum hız sunabilen bu ebatlarda bir otomobil için bu tüketim rakamı gerçekten harika. Dizel motor hiyerarşisinin üst basamaklarında iki adet 3.0 lt’lik makine yer alacak. Bunlardan 204 HP güce sahip olanı 100km’de 5.2 lt yakıt tüketecek ve 2.7 TDI’ın (190 HP, 6.2 lt/100 km) yerini alacak. 245 HP’lik diğer versiyon ise sadece quattro adlı 4 tekerlekten çekiş sistemiyle kombine edilecek ve 100 km’de 6.0 lt yakıt tüketecek. Bunların hepsinin harika değerler olduğu kesin. Tabi ki güç üretim karakteri bakımından rakiplerinin daha iyi olduğu gerçeği göz ardı edildiği sürece. İlk etapta yeni A6’da sadece iki benzinli motor olacak. Bunlardan Multitronic şanzımanla (CVT) donatılacak olan 2.8 FSI’ın gücü 204 HP, tüketimi ise 7.4 lt/100 km (önceden: 190 HP, 8.2 lt/100 km) olarak açıklanıyor. Topmodel 3.0TFSI quattro’nun kompresörlü V6’sının gücü 300 HP, tüketim rakamı ise 8.2 lt/100 km. Baz motor 2.0 TFSI ise 3 ay sonra aileye katılacak. Teknik verilere bakarak, Audi’nin verimlilik konusunda haklı olduğu söylenebilir.~Teknik olarak A6 A7’nin izinden gidiyor
A6’nın diğer teknik donanımlarına bakıldığında, A7’nin ayak izlerini bire bir takip ettiği görülüyor. Bu çerçevede aracı, opsiyonel olarak havalı süspansiyon ile donatmak mümkünken, standart çelik süspansiyonlu versiyonun da konforunda hatırı sayılır ilerlemeler elde edildiği iddia ediliyor. Direksiyon ise artık elektrik destekli ve bu sayede otomobil, otomatik olarak park edebilme seçeneği de sunabiliyor.Head-up gösterge de diğer bir yenilik. BMW ve A8’den de tanıdığımız bu sistem, önemli bilgileri ön cama yansıtıyor. Bir dokunmatik panel ile Audi, aracın kontrollerini desteklemeyi tercih etmiş. Bunun dışında LED’li aydınlatma unsurları da opsiyon listesinde olacak ve bunlara, gerektiğinde sinyal olarak da görev yapabilen şerit halinde tasarlanmış gündüz farları da dahil. Piyasaya çıkışıyla birlikte A6’nın ön koltuklarını, masaj fonksiyonlu olarak sipariş etmek mümkün olacak. Motor yönetimi, direksiyon, klima ve (donanıma bağlı olarak) havalı süspansiyonla şanzıman kontrollerine müdahale edebilen Opsiyonel “drive select” sistemi ise bundan böyle bir verimlilik (Ef-ficiency) moduna da sahip olacak. Bu mod seçildiğinde sistem, tüm ayarları tüketimi düşürecek şekilde değiştiriyor. Audi’nin açıklamasına göre bu mod, pratik kullanımda yüzde 10 ile yüzde 15 arasında tasarruf sağlayacak. ~Son yenilik ise, aydınlatmaya, vites kontrollerine ve hız sabitleyiciyede müdahale edebilen Google Earth destekli navigasyon sistemi. Durum böyle olunca yeni A6’nın elektronik beyni için “çok zeki” yakıştırması yapılabilir. Tüm bunların hoş ayrıntılar olduğu kesin, tabi ki bedelini ödeyebilecekler için: Baz model 2.0TDI’ın Almanya fiyatı 38 bin 500 Euro’dan başlayacak. Neyse ki bu rakam, BMW ve Mercedes’teki rakiplerine göre biraz daha makul ve bu da hatırı sayılır bir ilerleme.

A6 hybrid: Audi üst sınıfta tasarrufu öğreniyor
Ana kalıp Q5’ten alınmış. Önde 2.0lt’lik 4 silindirli bir motor (211 HP, 350 Nm) görev yapıyor. Normalde tork konvertörünün yer aldığı yerde ise 45 HP güce ve 211 Nm torka sahip bir elektrik motoru görev yapıyor. Bunu ise modifiye edilmiş 8 ileri oranlı bir otomatik şanzıman takip ve güç aktarım organları takip ediyor. A6’da güç aktarımı sadece ön tekerleklerde olacak. Elektrik motoruyla içten yanmalı motor 245 HP’lik bir maksimum sistem gücüyle ve 480 Nm torkla birlikte çalışıyor. Görüldüğü gibi bu rakamlar, 3.0 lt’lik 6 silindirli bir motorun seviyesinde. Gaz pedalına yumuşak şekilde basıldığında A6, bir tam hibrid olması sayesinde, sadece elektrik gücüyle de hareket edebiliyor ve bunu 100 km/s hıza kadar yapabiliyor. Ancak tam elektrikli mod sadece birkaç kilometre ile sınırlı: 60km/s sabit hızda maksimum elektrikli menzil 3 km.~ Elektromotorun ihtiyacı olan güç ise 1.3 kWh kapasiteli bir lityum-iyon aküden sağlanıyor. Akü, kendisini iyi soğutan bir sisteme sahip ve kazalardan korunaklı bir bölgede konumlandırılmış. Yavaşlama durumlarında, yani elektromotor bir jeneratör olarak görev yaparken elde edilen elektrik ise aküyü şarj etmekte kullanılıyor. Peki ama bu kadar karmaşık bir sisteme ne gerek var? Bunun cevabını norm parkurdaki tüketim değerine bakarak gö-rebilirsiniz: 6.2 lt/100 km’lik tüketim ve142 gr/km’lik CO2 emisyonu. Bu rakamlar aynı güce sahip olan ama daha fazla CO2 gazı yayan (158 gr/km) 3.0 TDI quattro (6.0 lt/100 km) ile neredeyse aynı. A6 hybrid’in fiyatı konusunda Audi henüz sessizliğini koruyor ve aynı şey piyasaya çıkış tarihi için de geçerli. Ancak bu tarihin 2012 başından daha erken olması beklenmiyor.

Sonuç
Yeni A6 da insanın içine işleyen tipik bir Audi. Tamam, ilk anda yumruk
yemiş gibi olmuyorsunuz ama zaman geçtikçe ona olan sevginiz ve
hayranlığınız artıyor. Aynı şey öncüsü için de geçerliydi. Dizayn dili
sakin ve tam bir usta işi. Ayrıca teknik olarak da günümüzün en yüksek
standartlarında. En iyi özelliği ise, özellikle de iyice şişen rakibi
BMW 5 Serisi ile karşılaştırıldığında, ağırlığının artmamış hatta
azalmış olması. Ayrıca tüketim değerlerinde de hatırı sayılır düşüşler
var.