Olivier François ise Chrysler
Group LLC’nin en yetkili ismi ve
Chrysler markasının CEO’su olarak
Detroit’te karşımızdaydı. Alfredo
Altavilla gibi Türkiye ve
Avrupa’dan tanıdığımız İtalyan
yöneticiler de, Chrysler Grubu’nun
yönetim kurulu üyeleri
olarak bizleri NAIAS fuarında
selamlıyorlardı. FIAT Grubu Başkanı
Marchionne, aynı Avrupa’daki
gibi her markanın başına
en güvendiği isimleri atamış
ve onların son 1 yıllık performanslarını,
bu yılki Detroit fuarında
geriden izlemeyi tercih etmişti.
Mike Manley, Jeep markasının
mirasının nasıl korunacağını basın
toplantısında anlatırken, asıl
Chrysler’in yönetimindeki Olivier
François, en etkili konuşmayı
yapacaktı.
Olivier, yeni Chrysler 300 ve
200 ile yenilenen Grand Voyager’ın
önünde, Fransız aksanıyla
İngilizce espriler yaparak sahneye
çıktı. Otomobilciliğin, nasıl
tutkulu bir iş olduğunu nostaljik
ve duygusal kelimelerle ifade ettikten
ve yeni 300’ün Amerikan
otomotiv endüstrisi içindeki önemini
anlattıktan sonra, şunları
söyledi:
“Şimdi, Chrysler markasının
otomotiv sahnesine dönüşünün
zamanı! Avrupa’nın sofistike tekniğiyle
Amerika’nın “bold” dizaynını
buluşturmanın zamanı…
Geçtiğimiz yıl, Detroit fuarına
ilk kez geldiğimde, aşağıda
otoparkta eski kasa bir 300M
duruyordu. Ona bindim, otelin
adresini navigasyona girdim ve
sokaklara çıkıp, otelin yolunu
birkaç hatalı sapma ile yine de
bulmayı başardım. ~ Bu yıl ise,
aşağıda yeni 300 duruyor. Artık
nereye gideceğimi çok ama çok
iyi biliyorum. Yeni 300’ü büyük
bir keyifle kullanıp,
Chrysler’in
geleceğine direksiyon
çevireceğim…
”
Olivier François, bu konuşması
sırasında uzun uzun emeği
geçen herkese teşekkür etti ve
yaklaşık 1 Milyar Dolar’ın bu
yeni model için nasıl harcandığından
da bahsetti. Geçen yıl bu
göreve atandığında, neyi nasıl
yapacağını tahmin ettiğini, bu
yıl ise neyi nasıl yapacağını tam
olarak bildiğini, Kuzey Amerika
pazarını ve Chrysler’i artık çok iyi
öğrendiğini söylüyordu.
Gerçekten de, öncelikle yeni
300 ve 200’de gördüğümüz gibiFIAT’ın İtalyan dokunuşuyla
Chrysler Group LLC’nin tüm
markaları ve tüm modelleri hızla
değişiyor ve nitelikleri yükseliyor.
Bir tarafta FIAT 500 gibi çok
farklı bir yeni modelin Kuzey
Amerika’da “tutunması” için çok
farklı pazarlama taktiklerinin geliştirilmesi,
diğer tarafta Amerikalıların
çok özendikleri Avrupai
dokunuşların Amerikan markalarına
gelmesi, şimdiden Marchionne
ve ekibinin büyük başarısı
olarak görülüyor. Bu yılın sonunda
Alfa Romeo’ların ve logosu
Chrysler yapılacak bazı Lancia’ların
ABD pazarına gelmesiyle
de bu başarı katlanarak yükselecek…
~Belki de o yüzden, fuarın en
kalabalık basın toplantıları,
Chrysler Grup markalarına aitti
ve Marchionne’nin fuarda dolaşırken
çevresine gazeteci ordusunun
yığılması da bu pozitif ön
görüler sayesindeydi… Çünkü,
ABD hükümetinin bile kurtaramayacağı
kadar zor duruma düşen
ve hatta tüm bayilikleri kepenk
indirmeye başlayan,
Chrysler Grubu’nu “kurtaran”
isim FIAT Grubu’nun beyni
Marchionne idi… Çünkü, Marchionne
ve Oliver François gibi
prensleri, “Yolu Biliyor”lardı…
Bir yanıt yazın